Giriş
Japonya'da parlamentodan güvenoyu alarak ilk kadın Başbakan olarak görevine başlayan Liberal Demokrat Parti'nin yeni lideri Sanae Takaichi, APEC Zirvesi kapsamında 31 Ekim 2025 tarihinde ilk kez Güney Kore'nin Gyeongju şehrinde Çin (Halk Cumhuriyeti) Devlet Başkanı Şi Cinping ile görüştü. Siyasi kariyeri ve parti-içi liderlik yarışı sırasında Çin'e yönelik bazı eleştirileri ile dikkat çeken ve eski Başbakan Şinzo Abe'nin geçmişte "protégé"si olduğu için bu konuda keskin tavırlar almasından endişe edilen Sanae Takaichi, buna karşın bu ilk görüşmede oldukça yapıcı bir ton benimseyerek, Pekin'e karşı ölçülü ve nazik bir yaklaşım sergiledi.
İki Ülkenin Açıklamaları
Her iki ülkenin medya kuruluşları ve yine uluslararası basının büyük ilgi gösterdiği görüşme öncesinde kameraların karşısına geçen iki Asyalı lider, nazik ve ölçülü tavırlarıyla iki önemli devlet arasındaki ilişkilerin mesafeli ama çatışmadan uzak devam edebileceğine dair önemli bir duruş sergilediler. Nitekim Çin Devlet Başkanı Şi Cinping, görüşme sonrasında Takaichi'nin kendileriyle "kişisel ilişkilerini derinleştirmek" ve "ortak stratejik çıkarlar temelinde karşılıklı yarar sağlayan bir ilişki kurmak" istediğini ifade etti. Takaichi de, "İkili ilişkilerimizin genel yönünü teyit etmek istiyorum. Bu, yapıcı ve istikrarlı olduğu kadar, karşılıklı yarar sağlayan bir ilişkidir." ifadelerini kullanarak Çin'le ilişkilerde kriz yaratmak istemediğini ortaya koydu. Bu konuda her iki ülkenin Dışişleri Bakanlıkları ise diplomatik lisanla özetle şunları ifade ettiler:
Çin Dışişleri Bakanlığı: Çin Devlet Başkanı Şi Cinping, Çin ve Japonya'nın sadece bir su şeridi ile ayrıldığını ve birbirleri için çok önemli komşular olduğunu belirterek, Çin-Japonya ilişkilerinin sürdürülebilir, sağlam ve istikrarlı gelişiminin iki halkın ve uluslararası toplumun genel beklentisini karşıladığını ifade etti. Cinping, konuşmasında, "Çin, Japonya ile birlikte dört Çin-Japonya siyasi belgesinde belirtilen ilkeleri ve yönelimi savunacak, ikili ilişkilerin siyasi temelini koruyacak, karşılıklı yarar sağlayan stratejik ilişkiyi ilerletecek ve yeni döneme uygun, yapıcı ve istikrarlı bir Çin-Japonya ilişkisi kurmaya kararlı kalacaktır." ifadelerine yer verdi. Cinping, ayrıca, Çin-Japonya ilişkilerinin şu anda hem fırsatlar, hem de zorluklarla karşı karşıya olduğunu vurgulayarak, ülkesinin Japonya'daki yeni kabinenin Çin hakkında doğru bir algı oluşturmasını, her iki ülkenin eski nesil liderlerinin ve iki toplumun farklı kesimlerinden insanların adanmışlığını ve sıkı çalışmalarını onurlandırmasını ve barış, dostluk ve iş birliği genel yönelimine bağlı kalmasını umut ettiğini ifade etti. Çin liderine göre, iki devlet, ilk olarak önemli ortak anlayışları gerçekten onurlandırmalıdırlar. Bu bağlamda, iki ülkenin "karşılıklı yarar sağlayan stratejik ilişkileri her yönüyle geliştireceği" yönündeki siyasi mutabakatı uygulamak için somut adımlar atılmalı; iki ülke birbirlerine “tehdit değil ortak” temelinde yaklaşmalı ve "tarihten ders alıp geleceğe bakmalıdır". Yine Çin Devlet Başkanı'na göre, tarihsel rekabet ve Tayvan Sorunu gibi önemli ilke meselelerine ilişkin dört siyasi belgede yer alan açık hükümler, Çin-Japonya ilişkilerinin temeli sağlam ve sarsılmaz kalması için sıkı bir şekilde uygulanmalı ve yerine getirilmelidir.
Bu doğrultuda, Cinping'e göre, Murayama Bildirisi, Japonya'nın saldırganlık tarihine yönelik ciddi bir iç muhasebedir ve bu şekilde Tokyo, geçmişteki hataları nedeniyle mağdur ülkelerden özür dilemektedir. Çin liderine göre ilk olarak bu bildirinin ruhu onurlandırılmalıdır. İkincisi, bu iki köklü devlet, kazan-kazan anlayışı ve iş birliğine bağlı kalmalıdırlar. 20. Çin Komünist Partisi (ÇKP) Merkez Komitesi'nin dördüncü genel kurulu, 15. Beş Yıllık Plan döneminde Çin'in kalkınması için bir plan hazırlamıştır. Çin liderinin düşüncesinde, bu plan uyarınca, Çin ve Japonya arasında önemli bir iş birliği potansiyeli bulunmaktadır. İki ülke, ileri imalat, dijital ekonomi, yeşil kalkınma, maliye politikaları ve finans, tıbbi ve yaşlı bakımı hizmetleri ve üçüncü taraf pazarları gibi alanlarda ortaklıklarını güçlendirebilir ve çok taraflı ticaret sistemini ve istikrarlı ve engelsiz endüstri ve tedarik zincirlerini ortaklaşa destekleyebilirler. Üçüncü olarak, iki ülkenin halkları arasındaki bağlar daha da güçlendirilmelidir. Hükümetler, siyasi partiler ve yasama organları arasında sürekli iletişim kurulmalı ve halkın duygularını iyileştirmek için halklar arası alışverişler arttırılmalıdır. Dördüncüsü, iki ülke çok taraflı konularda aralarındaki koordinasyonu güçlendirmelidirler. Çin ile Japonya, iyi komşuluk ve dostluk, eşitlik ve karşılıklı yarar, birbirlerinin iç işlerine karışmama gibi ilkeleri savunmalı, çok taraflılığı uygulamalı ve Asya Pasifik topluluğunun barışçıl temelde inşasına katkıda bulunmalıdırlar. Beşinci olarak, her iki ülkenin bazı konulardaki farklılıkları uygun şekilde ele almalıdır. Bu bağlamda, büyük resme odaklanılmalı, farklılıklar bir kenara bırakılarak ortak noktalar aranmalı, uzlaşma sağlanmalı, anlaşmazlıklar doğru yönetilmeli, ilişkilerin sorunlar veya farklılıklar temelinde karakterize edilmemesi sağlamalıdır.
Japonya Dışişleri Bakanlığı: Çin lideri Şi Cinping, Başbakan Sanae Takaichi'ye atanmasından dolayı tebriklerini iletmiş ve iki lider, "Ortak Stratejik Çıkarlara Dayalı Karşılıklı Yarar İlişkileri"ni kapsamlı bir şekilde teşvik etmek ve "yapıcı ve istikrarlı Japonya-Çin ilişkileri"ni kurmak için ikili ilişkilerinin genel yönünü yeniden teyit etmişlerdir. Bunun yanı sıra, Başbakan Takaichi, Başkan Şi'ye bölgede ve uluslararası toplumda barış ve refahı sağlamak için ağır sorumlulukları yerine getirmenin önemini vurgulamış ve Japonya ile Çin arasında güvenlik ve ekonomik güvenlik de dahil olmak üzere bazı endişe ve sorunlar olduğu için, bu endişeleri azaltmanın, karşılıklı anlayışı ve iş birliğini arttırmanın ve somut başarılar elde etmenin çok önemli olduğunu belirtmiştir.
İki lider, Japon su ürünlerinin ithalatının yeniden başlamasını olumlu karşılamış ve her iki hükümetin Eylül 2024'te duyurduğu "Japonya ve Çin Arasındaki Ortak Tanıma"yı istikrarlı bir şekilde uygulamaya devam edeceklerini teyit etmişlerdir. Hatta Başbakan Takaichi, Çin'den Japon su ürünlerinin ithalatını kolaylaştırmasını istemiştir. Başbakan Takaichi, ayrıca, Japon sığır eti ithalatının yeniden başlaması ve 10 vilayetten gelen tarım ve su ürünlerine uygulanan kalan ithalat kısıtlamalarının bir an önce kaldırılması için ilgili istişarelerin teşvik edilmesi çağrısında bulunmuştur. İki lider, ayrıca, üçüncü ülke pazarları, yeşil ekonomi, tıbbi bakım, hemşirelik bakımı ve sağlık gibi alanlarda somut iş birliği arayışında olmaları konusunda mutabık kaldılar. Benzer şekilde, iki Asyalı lider, küresel meselelerde birlikte çalışacakları konusunda da mutabık kaldılar. Başbakan Takaichi, Expo 2025 Osaka, Kansai, Japonya'da Çin Pavyonu'nun Altın Ödülü kazanmasını da tebrik ederek Çinli muhataplarına bir jest yaptı.
Başbakan Takaichi, Senkaku Adaları dahil olmak üzere Doğu Çin Denizi konusunda ise, Çin'in artan deniz araştırma faaliyetleri ile Japonya yakınlarında yoğunlaşan askeri faaliyetleri konusunda Japonya'nın ciddi endişelerini dile getirdi ve Çin tarafına bu sorunları ele alması için çağrıda bulundu. Ayrıca, savunma yetkilileri arasında etkili kriz yönetimi ve iletişimin sağlanmasının önemi konusunda da iki ülke liderleri mutabık kaldılar. Japonya lideri, Çin'in nadir toprak elementleri üzerindeki ihracat kontrollerine ilişkin ciddi endişelerini dile getirdi. İki lider, Japonya-Çin İhracat Kontrolü Diyaloğu da dahil olmak üzere ilgili makamlar arasında iletişimi güçlendireceklerini teyit ettiler. Başbakan Takaichi, ek olarak, Çin'de saldırıya uğrayan ve gözaltına alınan bazı Japon vatandaşlarının vakaları ışığında, Çin'de kalmaktan rahatsızlık duyan Japon vatandaşları için Japon vatandaşlarının güvenliğinin sağlanmasını talep etti ve gözaltına alınan Japon vatandaşlarının bir an önce serbest bırakılmasını istedi. Başbakan Takaichi, Tayvan Boğazı'nda barış ve istikrarın Japonya dahil uluslararası toplum için önemini yineledi. Ayrıca, Başbakan Takaichi, Güney Çin Denizi, Hong Kong, Sincan Uygur Özerk Bölgesi ve diğer bölgelerdeki durumlarla ilgili Japonya'nın ciddi endişelerini bir kez daha dile getirdi.
Son olarak, Japonya'nın ilk kadın Başbakanı, Çinli muhatabıyla Kuzey Kore'deki durum, kaçırılma meseleleri de dahil olmak üzere bazı kritik konularda görüş alışverişinde bulundular.
Değerlendirme
Her iki ülke liderinin de yapıcı ve nazik bir ton kullanmaya özen gösterdiği anlaşılan görüşme ve sonrası yapılan resmi açıklamalarda, buna karşın iki ülke ilişkilerindeki bazı gerginlik konuları ve sorunlar yeniden tespit edilmiştir. Bu konular Pekin açısından Tayvan'ın Çin'e bağlı olduğunun kabulü ve bağımsızlığının desteklenmemesi ve tarihsel hataların kabul edilerek Pekin karşıtı hasmane bir tavır takınılmaması olarak özetlenebilir. Çin lideri Şi Cinping'in Senkaku/Diaoyu Adaları konusunu hiç gündeme getirmemesi de olumlu bir gelişme olarak not edilebilir. Tokyo açısından ise, Doğu ve Güney Çin Denizi'nde Pekin'in artan deniz araştırma faaliyetleri ve askeri hareketliliği, Senkaku/Diaoyu Adaları'nın durumu, Çin'in nadir toprak elementleri üzerinde dünya genelinde sağladığı kontrol, Çin'de Japon vatandaşlarına yönelik yaşanan saldırı hadiseleri, Çin içerisinde bazı bölgelerde (Doğu Türkistan, Hong Kong vs.) uygulanan insan hakları ihlalleri ve Kuzey Kore'nin durumu gibi daha kapsamlı eleştiri ve taleplerin olması dikkat çekmiştir. Bunlar, iki devletin düzeyli rekabet çizgilerini koruyacaklarına ve bu konuda Japonya'nın daha istekli olduğuna dair önemli verilerdir. Bunun sebebi ise, kuşkusuz, iki ülke siyasi sistemi ve siyasal kültüründe bulunan derin bazı farklılıklar nedeniyle karşı tarafa duyulan güvensizlikle alakalıdır. Bu bağlamda, Çin-Japonya ilişkilerinde yeni dönemde bir "bahar" havası beklenmese de, çatışma ihtimali de gerçekçi değildir.
Kapak fotoğrafı: The Japan Times
Prof. Dr. Ozan ÖRMECİ

Hiç yorum yok:
Yorum Gönder