28 Ekim 2025 Salı

Başkan Trump'ın Asya Turu ve ABD'nin Siyasi Geleceği

 

Giriş

Amerika Birleşik Devletleri (kısaca ABD) Başkanı Donald Trump, Mısır'ın Şarm el-Şeyh şehrindeki büyük zirvede Gazze'de Hamas-İsrail Savaşı nedeniyle yaşanan trajediye acilen son verilmesi ve Gazze'nin yeniden imar edilmesi noktasında önemli bir anlaşmaya imza attıktan kısa bir süre sonra, şimdi de üç ülkeyi kapsayan Asya turuna çıktı. Malezya, Japonya ve Güney Kore'yi içeren 5 günlük turuna hızlı bir giriş yapan Trump, Malezya ve Japonya ziyaretleri kapsamında önemli anlaşmalara imza atarken, ABD siyasetinin geleceğine yön vermek konusundaki isteğini de açıkça ortaya koydu. Bu bağlamda ABD siyasetinde Trump'ın anayasal kısıtlamaları aşarak üçüncü dönem Başkanlığı bile tartışılan bir mesele haline gelirken, Demokrat Parti cephesinde de ara seçimler yaklaşırken bir hareketlenme ve yeni ve genç siyasi yıldızlar yaratarak Trump sonrasında Başkanlığı yeniden kazanma hazırlıkları yapılıyor. Bu yazıda, tüm bu konuları kısaca değerlendireceğim.

Asya Turunda İlk Durak: Malezya

Asya turunun ilk ayağında 26-27 Ekim 2025 tarihlerinde Malezya'nın başkenti Kuala Lumpur'u ziyaret eden Başkan Trump ve heyeti, burada yalnızca ticari anlaşmalara imza atmakla yetinmedi ve Mayıs ayındaki 2025 Kamboçya-Tayland sınır çatışması nedeniyle savaşın eşiğine gelen Kamboçya Krallığı ile Tayland Krallığı arasında bir barış anlaşması yapılmasına da aracılık etti. Nitekim 26 Ekim'de Kuala Lumpur'da imzalanan anlaşma sonucunda, Kamboçya Başbakanı Hun Manet ile Tayland Başbakanı Anutin Charnvirakul, ülkeleri arasındaki sorunların şiddet kullanmadan çözülmesi yolunda önemli bir metni imzaladılar. Kuala Lumpur Barış Anlaşmaları adı verilen bu önemli gelişmenin yanı sıra, Trump, Tayland, Kamboçya, Malezya ve Vietnam gibi dört önemli ASEAN üyesi devletle serbest ticaret anlaşmaları imzaladı. Hatta Trump, Malezya ve Tayland ile bu ülkelerin nadir toprak elementlerinin çıkartılması ve işletilmesi konusunda da bir anlaşmaya vardı. Bu şekilde, Trump, ülkesinin teknolojik üstünlüğünün olduğu ülkelerle serbest ticaret anlaşmaları imzalayarak, ABD dış ticaretini geliştirmeyi amaçlarken, ulusal çıkarlar temelinde serbest ticarete karşı olmadığını da göstermek istedi. Trump'ın bu hamleleri, kuşkusuz, dünya siyasetinin geleceğine yön verecek en kritik bölge olan Asya'da Çin Halk Cumhuriyeti ile girişilen büyük güç rekabetinde ülkesi adına kazanımlar sağlamayı da amaçlıyor. Nitekim ASEAN ülkelerinin 2009'dan bu yana en büyük dış ticaret ortağı olan Çin'i dengelemek adına, Başkan Trump, işgücünün halen ucuz olduğu ve ABD'den teknolojik olan geride olan bu ülkelerle ticareti geliştirmeyi ve bölgede Çin'i dengelemeyi amaçlıyor. Trump, 13. ASEAN-ABD Zirvesi'ne bizzat katılarak bu konudaki kararlı duruşunu sergilemiş oldu. Çin açısından bakıldığında ise, Washington'ın Pekin'le rekabeti jeopolitik düzlemden ekonomik düzleme kaydırması bazı kayıplara rağmen siyaseten bir artı olarak görülebilir. Zira tarihin ispatladığı üzere, büyük güçler arasındaki jeopolitik rekabet kaçınılmaz şekilde bir savaş, çatışma ya da gerginliğe neden olacağı için, bu şekilde ticari rekabet düzeyindeki mücadele, Çin'in kalkınma odaklı ve uzun zamana yayılan politik vizyonu bağlamında daha az zararlı görülebilir.

Kuala Lumpur Barış Anlaşmaları imzalanırken

Asya Turunda İkinci Durak: Japonya

Başkan Trump'ın 27-28-29 Ekim tarihlerindeki durağı ise Japonya oldu. Japonya'da LDP içerisindeki liderlik mücadelesini kazanarak Başbakan olan Sanae Takaichi'nin ilk iktidar günlerine denk gelen bu ziyaret, kuşkusuz Trump'ın Japonya ve Şinzo Abe geleneğini devam ettiren Takaichi'ye desteğini de gösteriyor. Ziyareti kapsamında ilk olarak Tokyo İmparatorluk Sarayı'nda İmparator Naruhito ve ailesiyle de görüşen Trump, özellikle güzel eşi Melania Trump'ın varlığının da etkisiyle Japonya'da basın mensuplarının ilgi odağı haline geldi. Trump, daha sonra ise Akasaka Sarayı'nda Japonya tarihinin ilk kadın Başbakanı Sanae Takaichi ile görüştü.

Trump çifti, İmparatorluk Sarayı'nda İmparator Naruhito ve İmparatoriçe Masako ile görüştü

Başbakan Takaichi'nin "ABD-Japonya ilişkilerinin altın çağı" olarak nitelendirdiği yeni dönemi başlatmak için görüşen iki lider, ilk olarak nadir toprak elementleri ve mineraller konusunda bir anlaşmaya imza attılar. Görüşmelerde Trump'tan eski Başbakan Şinzo Abe'ye yönelik övgü dolu sözler gelirken, Takaichi'nin Başkan Trump'ın Nobel Barış Ödülü'ne aday göstermesi konusuna da değinildi. Trump, bu anlaşmalarla ayrıca Japonya'dan 550 milyar dolarlık bir yatırımı ülkesine çekmeye çalışıyor. "Great Deal" (Büyük Anlaşma) ve "New Golden Age" (Yeni Altın Çağ) olarak duyurulan anlaşma, şu maddeleri içeriyor:

Bölüm I: Kritik Mineraller ve Nadir Toprak Elementleri

Tedarik güvenliği: Katılımcılar, ABD ve Japonya'nın mali destek mekanizmaları, uygun durumlarda ticaret önlemleri ve kritik mineraller stoklama sistemleri gibi politika araçlarından yararlanarak, ileri teknolojiler ve ilgili endüstriyel altyapılar da dahil olmak üzere yerli endüstrileri desteklemek için gerekli olan kritik minerallerin ve nadir toprak elementlerinin güvenli tedarikini hızlandırmak için iş birliği çabalarını yoğunlaştırmaktadır. Katılımcılar, tedarik zincirlerinin çeşitlendirilmesini kolaylaştırmak için, tedarik zincirinin üst ve alt kademelerindeki şirketler arasında diyaloğu teşvik etmek için çabalarını yoğunlaştıracaktır.

Madencilik ve işleme yatırımları: Katılımcılar, hibe, garanti, kredi veya öz sermaye yoluyla sermaye ve işletme giderleri dahil olmak üzere hükümet ve özel sektör desteğini harekete geçirmeyi amaçlamaktadır.

Proje seçimi: Katılımcılar, kalıcı mıknatıslar, piller, katalizörler ve optik malzemeler gibi türev ürünler dahil olmak üzere kritik mineraller ve nadir toprak elementleri için tedarik zincirlerindeki boşlukları gidermek üzere ilgi çekici projeleri ortaklaşa belirlemeyi amaçlamaktadır.

Finansman: Yukarıdaki adımlara ek olarak, katılımcılar bu Çerçeve'nin tarihinden itibaren altı ay içinde, seçilen projelere finansal destek sağlamak için önlemler almayı planlamaktadır. Bu destek, ABD ve Japonya'daki alıcılara ve uygun olduğu hallerde benzer görüşteki ülkelere teslim edilecek nihai ürünlerin üretilmesini amaçlamaktadır.

Yatırım desteği: Katılımcılar, özel sermayeyi harekete geçirmek ve kritik mineraller ile nadir toprak elementleri tedarik zincirlerini güçlendirmek için yeni veya özel mekanizmalar geliştirmek üzere birlikte çalışmayı planlamaktadır.

Bakanlar: Katılımcılar, bu Çerçeve'nin tarihinden itibaren 180 gün içinde ikili Madencilik, Mineral ve Metal Yatırımları Bakanlar Toplantısı düzenleyerek madencilik yatırımlarını teşvik etmeye karar vermişlerdir. Bu toplantıda, ortak hedeflerimize ulaşmak için yatırım yaklaşımları ve önceliklerini belirlemek üzere ilgili paydaşlarla bir diyalog gerçekleştirilecektir.

İzin verme: Katılımcılar, ilgili yasalara uygun olarak, kendi ulusal düzenleme sistemleri dahilinde kritik mineraller ve nadir toprak elementlerinin madenciliği, ayrıştırılması ve işlenmesi için izinler de dahil olmak üzere, izin verme sürelerini ve süreçlerini hızlandırmak, kolaylaştırmak veya deregüle etmek için önlemler almaktadır.

Adil Rekabet ve Fiyatlandırma Mekanizmaları: Katılımcılar, sorumlu madencilik, işleme ve ticaretin gerçek maliyetlerini yansıtan yüksek standartlı pazarlar oluşturmak ve alternatif projeleri ve bu tür yüksek standartlı pazarları desteklemek için fiyatlandırma önlemleri almak da dahil olmak üzere, piyasa dışı politikalar ve haksız ticaret uygulamalarını ele alarak kritik mineraller ve nadir toprak elementleri tedarik zincirlerini güvence altına almak için çalışacaklardır. Katılımcılar, bu amaçları ilerletmek için uluslararası ortaklarla birlikte çalışacaklardır.

Varlık Satışları: Katılımcılar, kendi iç hukuklarına uygun olarak, ulusal güvenlik gerekçesiyle kritik minerallerin ve nadir toprak elementlerinin varlık satışlarını gözden geçiren ve caydıran yeni yetkiler geliştirmeye veya mevcut yetkileri ve diplomatik araçları güçlendirmeye yönelik olarak birlikte çalışmayı taahhüt ederler.

Hurda: Katılımcılar, mineral geri dönüşüm teknolojilerine yatırım yapmayı ve tedarik zincirinin çeşitlendirilmesini destekleyen kritik minerallerin ve nadir toprak elementlerinin hurda yönetiminin sağlanması için birlikte çalışmayı taahhüt ederler.

Üçüncü taraflar: Katılımcılar, tedarik zinciri güvenliğini sağlamak ve mevcut katılım mekanizmalarını kullanmak için uygun olduğu şekilde diğer uluslararası ortaklarla birlikte çalışmayı amaçlamaktadır.

Jeolojik haritalama: Katılımcılar, çeşitlendirilmiş kritik mineral ve nadir toprak elementleri tedarik zincirlerini desteklemek için Amerika Birleşik Devletleri, Japonya ve diğer yerlerde karşılıklı olarak belirlenen mineral kaynaklarının haritalanmasına yardımcı olmak için iş birliği yapmayı amaçlamaktadır.

Hızlı Müdahale: Katılımcılar, öncelikli mineralleri ve tedarik zafiyetlerini belirlemek ve bu Çerçeve kapsamında işlenmiş minerallerin teslimatını hızlandırmak için koordineli bir plan geliştirmek üzere, ABD Enerji Bakanı ve Japonya Ekonomi, Ticaret ve Sanayi Bakanı'nın liderliğinde bir ABD-Japonya Kritik Mineraller Tedarik Güvenliği Hızlı Müdahale Grubu kurmaktadır.

Stoklama: Katılımcılar, her ülkenin düzenlemelerine uygun olarak mevcut ulusal sistemleri kullanarak, karşılıklı olarak tamamlayıcı bir stoklama düzenlemesi üzerinde birlikte çalışmayı amaçlamaktadır.

Bölüm II: Genel Hususlar

Katılımcıların ilgili makamları, Bölüm I, paragraf 2 altında belirlenen projeleri izlemeyi ve gözden geçirmeyi amaçlamaktadır. Katılımcılar, kendi iç hukuklarına uygun olarak proje gözden geçirme unsurlarını geliştirecektir. Katılımcılar, diğer Katılımcının yazılı talebi üzerine, talebin alınmasından itibaren 10 gün içinde sanal olarak veya yüz yüze toplanmayı planlamaktadır. Her iki Katılımcı da, diğer Katılımcıya yazılı bildirimde bulunarak bu Çerçeveye katılımını sonlandırabilir. Katılımını sonlandıran Katılımcıdan aksi yönde bir bildirim gelmemesi halinde, bu çerçeve, diğer Katılımcı tarafından yazılı bildirimin alındığı tarihten itibaren otuzuncu günde sonlandırılacaktır. Bu Çerçeve, ulusal veya uluslararası hukuk kapsamında haklar veya yükümlülükler oluşturmayan veya yaratmayan, herhangi bir yasal sürece yol açmayan ve açık veya zımni olarak yasal olarak bağlayıcı veya uygulanabilir yükümlülükler oluşturmayan veya yaratmayan bir politika ve programatik eylem planı ortaya koymaktadır.

Asya Turunun Devamı

Başkan Trump, Asya turunun üçüncü durağı olarak 29-30 Ekim 2025 tarihlerinde Güney Kore'ye gidecek ve burada Busan ve Gyeongju şehirlerinde çeşitli temaslarda bulunacaktır. Bu ziyaretlerde de temel konu ABD-Güney Kore askeri ve siyasi iş birliğinin yanında, ticari meseleler olacaktır. Ancak ABD Hazine Bakanı Scott Bessent, basına yaptığı açıklamada, ticari anlaşma konusunda çerçevenin çizildiğini, ancak bu ziyarette bu anlaşmanın hemen imzalanmasının beklenmediğini söyledi. Bessent, anlaşma kapsamında iki ülkenin özellikle gemi yapımında iş birliğine yönelmek istediklerini de belirtti.

Trump'ın Üçüncü Dönemi?

Trump'ın başarılı giden Asya turu devam ederken, ABD içerisinde de siyasi tartışma ve polemikler ara vermeden sürüyor. Nitekim Trump'ın eski danışmanlarından Steve O'Bannon, geçtiğimiz gün katıldığı bir yayında Trump'ın 2028'de bir kez daha aday olmak istediğini ve bunu yapacağını düşündüğünü açıklaması tartışmalara neden oldu. Bilindiği üzere, ABD anayasasının 1951 tarihli 22. değişikliği (amendment) Başkanlığı iki dönemle kesin bir dille sınırlıyor. Bunun tek istisnası olan Franklin Delano Roosevelt ise, 1933-1945 döneminde 4 dönem Başkan seçilmeyi başarmıştı. Ancak tam da bu nedenle 22. değişiklik yapıldığı için, Trump'ın bu isteğinin nasıl gerçekleştirilebileceği konusunda yasal bir açıklama bulunmuyor. Bannon ise, bunu başarmak için Cumhuriyetçi Parti'nin bir plan üzerinde çalıştığını açıkladı. Bu bağlamda, Trump'ın eski baş stratejisti, bu maddenin yürürlükten kaldırılması için Temsilciler Meclisi ve Senato’nun üçte ikisinin onayı ya da eyalet yasama organlarının üçte ikisi tarafından bir anayasa kongresi çağrısının gerektiğini kaydetti. Ancak Demokrat muhalefet nedeniyle Trump'ın her iki mecliste 2/3 destek alması veya 38 eyaletin onayına ulaşması gerçekçi bir ihtimal gibi algılanmıyor. Trump'ın üçüncü dönemi olmazsa ise, Cumhuriyetçi Parti'de J.D. Vance ismi Başkan adayı olarak öne çıkabilir. 

Demokrat Parti Cephesinde Gelişmeler

Trump'ın cephesinde işler iyi giderken, ABD içerisinde Başkan Trump'ı otoriter bulan Demokrat seçmen de protestolarını gün geçtikçe arttırıyor. Öyle ki, geçtiğimiz gün düzenlenen ve New York, Washington DC, Chicago, Miami ve Los Angeles gibi büyük şehirler de dahil olmak üzere ABD'nin çeşitli kentlerinde etkili olan protestolarda milyonlarca Amerikalı sokaklara çıkarak mevcut yönetimi protesto ettiler. "No Kings" (Krallara Hayır) sloganıyla düzenlenen mitinglerde, Demokrat Parti'nin kıdemli ismi ve Vermont Senatörü Bernie Sanders ile birlikte partinin genç yıldızları New York Temsilciler Meclisi üyesi Alexandria Ocasio-Cortez ve New York Belediye Başkan adayı Müslüman siyasetçi Zohran Mamdani de yer aldılar. Protestolar, Trump'ın politikalarının ülkede büyük bir kutuplaşmaya neden olduğunu tescil ederken, Başkan'ın üçüncü dönem hayallerinin de gerçekçi olmadığını gösterdi. Demokratlar cephesinde ise 2024 Başkan adayı Kamala Harris'in yeniden Başkan adayı olabileceğini açıklaması tartışma yarattı.

"No Kings" protestoları 

Sonuç

Sonuç olarak, ABD Başkanı Donald Trump'ın Asya turu, ABD iç siyasetinde yaşanan gerginlikler nedeniyle biraz arka planda kalsa da, stratejik anlamda Trump'ın kendisinden beklenmeyecek şekilde tutarlı ve makul davrandığı ve ABD'nin dış ticaret açığını kapatmak ve göreceli üstünlüğünü korumak adına özellikle az gelişmiş ülkelerle serbest ticaret anlaşmalarına yönelerek Asya kıtasında Çin'i dengelemeye çalıştığı söylenebilir. Trump, ülkesinin dış ticaret açığı verdiği gelişmiş ülkelere karşı ise gümrük tarifeleri koyarak, ABD sanayisini canlandırmayı hedeflemektedir. Bu, bir mantığı olan, ama insanların pahalı yerli mallara yönelmesi nedeniyle aynı zamanda alım güçlerini de düşüren bir yaklaşımdır. Bu bağlamda, Trump'ın ekonomi politikalarına zamanla tepkilerin gelmesi kaçınılmaz gözükmektedir. 

Kapak fotoğrafı: ABD Başkanı Donald Trump ile Japonya Başbakanı Sanae Takaichi (The Guardian)

Prof. Dr. Ozan ÖRMECİ

Hiç yorum yok: