3 Eylül 2020 Perşembe

Eyaletlere Göre 2020 ABD Başkanlık Seçimleri

 

Giriş

3 Kasım 2020 ABD Başkanlık seçimleri için artık son iki aya girilirken, mevcut Başkan Cumhuriyetçi Donald Trump ile Demokrat aday Joe Biden arasındaki mücadele giderek kızışıyor. Her ne kadar federal düzeyde yapılan oylamalarda Joe Biden rakibinin çok önünde (yüzde 8 kadar) gözükse de[1], ABD’de uygulanan “Electoral College” (Seçmen Heyeti veya Seçiciler Kurulu) adlı iki dereceli seçim sisteminde toplam oyun çok da bir anlamı olmadığını ifade etmek gerekiyor. Öyle ki, geçmişte birçok defa seçilen ABD Başkanları, toplam oyda rakiplerinin gerisinde kalmalarına rağmen seçilmeyi başarmışlardı. Örneğin, 1824’te Demokrat-Cumhuriyetçi John Quincy Adams, 1876’da Cumhuriyetçi Rutherford B. Hayes, 1888’de Cumhuriyetçi Benjamin Harrison, 2000’de Cumhuriyetçi George W. Bush (Demokrat Al Gore karşısında) ve 2016’da Cumhuriyetçi Donald Trump (Demokrat aday Hillary Clinton karşısında), bu şekilde seçilen ABD Başkanları olmuşlardır.[2]

 

 

Seçim Yılı

 

 

Kazanan Aday

Seçiciler Kurulu Oylamasında Aldığı Oy ve Yüzdesi

 

 

Toplam Oy ve Aradaki Fark

 

 

Rakibi

1824John Quincy Adams

84/261

(% 32,18)

113.122

−38.149

Andrew Jackson

1876

Rutherford B. Hayes

185/369

(% 50,14)

4.034.311

−254.235

Samuel J. Tilden
1888Benjamin Harrison

233/401

(% 58,10)

5.443.892

−90.596

Grover Cleveland
2000George W. Bush

271/538

(% 50,37)

50.456.002

−543.895

Al Gore
2016Donald Trump

304/538

(% 55,50)

62.984.828

−2.868.686

Hillary Clinton

ABD’de, toplam oyda seçimi kaybedip, Seçiciler Kurulu sistemiyle seçilen Başkanlar listesi

Bu yazıda, 2020 ABD Başkanlık seçimlerinde Donald Trump’ın bu şekilde bir sürpriz yapıp yapamayacağını değerlendirmek için, eyaletlerde yapılan kamuoyu yoklamalarını tek tek değerlendirecek ve özellikle de “swing states” (salıncak eyalet) adı verilen eyaletlerdeki duruma bakacağım.

ABD Seçim Sistemi

ABD’deki Seçiciler Kurulu veya Seçmen Heyeti (Electoral College) adlı iki dereceli seçim sisteminde, tüm eyaletlerin önceden belirlenmiş (Kongre’de bulunan Senatör ve Temsilci sayısı kadar) seçmen veya seçici heyeti üyesi sayıları bulunmaktadır. En büyük eyalet olan California’nın bu sistemde tam 55 oy hakkı varken, Alaska ya da Delaware gibi küçük yerlerin sadece 3 oy hakkı bulunmaktadır. Ayrıca birçok eyalette “oy çokluğu” sistemi uygulanmaktadır. Bu da demek oluyor ki, seçim gününde o eyalette birinci gelen aday, o eyaletteki bütün oyları otomatik olarak kazanmış sayılmaktadır.[3] Bu sistemde, toplamda en az 270 oya ulaşan aday Başkan seçilmektedir.

ABD’deki Seçiciler Kurulu veya Seçmen Heyeti sisteminde eyaletlerin oy sayıları

Bu sistem, kuşkusuz toplam oyda kaybeden adayın seçilmesine sebebiyet vermesi nedeniyle demokratikliği ve adilliği eleştirilen bir seçim uygulamasıdır. Hatta bu nedenle, Demokrat Başkan Jimmy Carter döneminde, 1977 yılında, seçim sistemini değiştirmek yönünde ciddi girişimlerde bile bulunulmuştur. Ancak oylamaların çok büyük çoğunluğunda bu durumun yaşanmaması (58 Başkanlık seçiminde 5 defa bu durum yaşanmıştır ve bunun oranı yalnızca yüzde 8-9’dur), aslında bu tarz durumların istisnai olduğunu düşündürmektedir.

Eyaletlere Göre 2020 ABD Başkanlık Seçimleri

Bu önemli bilgilerin ardından, 2020 ABD Başkanlık seçimlerine dair yapılan kamuoyu yoklamalarına odaklanırsak[4], öncelikle kesin olarak Donald Trump’a veya Joe Biden’a oy vermesi beklenen eyaletleri (50 eyalet ve Washington DC’den oluşan 51 seçim bölgesine bakarak) sıralamakta fayda var.

A-) Kesin Olarak Trump’ı Seçmesi Beklenen Eyaletler:

Başkan Trump ve Cumhuriyetçi Parti’nin en güçlü olduğu ve kesin olarak kazanması beklenen eyaletlere baktığımızda, öncelikle Teksas (Texas) eyaletinden söz edebiliriz. Seçiciler Kurulu sisteminde tam 38 oyu olan bu eyalette, son kamuoyu yoklamalarına göre, Trump, yüzde 3-4 puan farkla önde gitmektedir. Bu nedenle, Trump’ın Teksas’ı kazanması garanti gözükmese de, 1980’lerden beri Teksas’ta -Bush ailesinin de etkisiyle- Cumhuriyetçi adayların daima ağır bastığını ve bu nedenle Trump'ın buraya kazanmasının yüksek ihtimal olduğunu belirtmek gerekir. 

Trump’ın açık farkla (yüzde 9-10 puan) önde olduğu bir diğer oyu yüksek eyalet ise Tennessee’dir. 11 oyu olan Tennessee, bir mucize olmazsa bu seçimde de Trump’a oy verecektir.

Kesin olarak Trump’ı seçmesi beklenen diğer eyaletler ise şunlardır: Missouri (10), Alabama (9), South/Güney Carolina (9), Kentucky (8), Louisiana (8), Oklahoma (7), Arkansas (6), Mississippi (6), Kansas (6), Utah (6), West Virginia (5), Nebraska (5), Idaho (4), Montana (3), North Dakota (3), South Dakota (3), Wyoming (3).

Bu durumda, Trump’ın garanti oylarının sayısı 150 civarında olacak gibi gözükmektedir.

B-) Kesin Olarak Biden’ı Seçmesi Beklenen Eyaletler:

Joe Biden’ın en güçlü olduğu ve kesin kazanması beklenen eyaletlere baktığımızda, öncelikle California’nın 55 oyu ile Biden’ın en önemli güç merkezi olduğu gözükmektedir.

New York eyaleti ise, 29 oyu ile Biden ve Demokratların bir diğer kalesi durumundadır.

Biden’ın kazanması beklenen diğer eyaletler ise şunlardır: Illinois (20), New Jersey (14), Virginia (13), Washington (12), Massachusetts (11), Maryland (10), Minnesota (10), Connecticut (7), Oregon (7), New Mexico (5), Hawaii (4), Rhode Island (4), Maine (4), District of Columbia/Washington DC (3), Delaware (3), Vermont (3).

Bu durumda, Biden’ın garanti oylarının toplamı 214 civarında olacak gibi gözükmektedir.

C-) Salıncak Eyaletler: Swing states” (salıncak eyalet) adı verilen bazı ABD eyaletleri, gerek önceki seçimlerdeki oy verme kalıpları açısından, gerekse de anketler bazında, bu iki adaydan birine kesin olarak oy vermesi beklenmeyen veya öngörülemeyen seçim bölgeleridir.

Bu eyaletlerden, öncelikle, Demokrat aday Joe Biden’a daha yakın duranlara göz atalım. Bu eyaletlerden en önemlisi, kuşkusuz, 29 oyu olan Florida’dır. Son anketlerde Biden burada Trump'ın yüzde 4-5 puan önünde gözükmesine karşın, Florida’da Trump’ın kazanma şansı halen devam etmektedir. 2000 ve 2004 seçimlerinde George W. Bush’un Cumhuriyetçilere kazandırmayı başardığı Florida, özellikle 2000 yılı Başkanlık seçimlerinde her iki adayın da (Al Gore ve George W. Bush) eşit oranda oy almaları nedeniyle büyük bir çekişme ve yasal tartışmalara neden olan önemli bir eyalettir.

20 oyu olan Pennsylvania’da da, Biden, Trump’a karşı yüzde 5-7 puan önde gözükmekte ve seçime favori olarak girmektedir. Ancak burada da seçimin kesin olarak sonuçlandığını iddia etmek zordur. Zira genelde Demokrat adaylara oy veren Pennsylvania halkı, geçen seçimde Hillary Clinton gibi önemli bir Demokrat adaya karşı Cumhuriyetçi Donald Trump’ı desteklemiştir.

16 oyu olan Michigan eyaletinde de, Biden’ın, yüzde 4-5’lik bir farkla önde olduğunu belirtmek gerekir. Genelde Demokratları seçen Michigan halkı, 2016 yılında sürpriz bir şekilde Trump’ı seçmiştir. Bu nedenle, bu eyaleti de salıncak eyaletler kapsamında değerlendirmek, ama Biden’ın galibiyetini öngörmek daha doğru olur.

Aynı şekilde, Seçici Kurulu’nda 10 temsilcisi olan Wisconsin’da da, son anketlere göre, Trump’ın yüzde 5-6’lık puan farkını kapatması gerekmektedir. 2016’da bu eyalette de sürpriz bir galibiyet elde eden Trump’ın, bu seçimde işi çok daha zor gözükmektedir.

9 oyu olan Colorado’da da Biden’ın 10 puanlık farkla önde olması, burada seçimi kazanmaya çok yakın olduğunu düşündürmektedir. Ancak 2000 ve 2004 Başkanlık seçimlerini bu eyalette George W. Bush’un kazanmayı başardığını da her daim akılda tutmak gerekir.

6 oyu olan Nevada’da ise, Biden birkaç puan önde olmasına karşın, yakın geçmişte Trump’ın önde gözüktüğü bazı anketler de yapılmıştır. Ayrıca Nevada da, 2000 ve 2004 seçimlerinde oğul Bush’u destekleyen eyaletler arasında yer almıştır. Bu nedenle, burada seçimin daha çekişmeli geçmesini beklemek, ama Biden’ın zaferini öngörmek daha doğru olacaktır.

4 oyu olan New Hampshire’da ise, her ne kadar 2000’de Bush’un istisnai zaferine en çok yaklaşan aday geçen seçimde Trump olsa da, bu seçimi Biden’ın kazanmasını beklemek daha akla yatkın gelmektedir.

Bu öngörüler doğru çıkarsa, Biden’ın salıncak eyaletlerden 94 oy daha alarak, seçilmek için gerekli olan 270 sayısını rahatlıkla aşacağı (308 civarında bir oya ulaşacak) düşünülmektedir.

Donald Trump’a yakın salıncak eyaletlere göz atmak gerekirse; bir dönem Obama rüzgârına kapılan ve iki dönem Demokrat Başkan’a oy veren 18 temsilcili Ohio, anketlerde sonuçlar yakın gözükmesine karşın, sanki Trump’a oy vermeye daha yakın bir eyalettir.

Tam 16 temsilcisi olan Georgia da, anketlerde Trump’ın yalnızca 1 puan üstünlüğü gözükmesine karşın, seçimde muhtemelen -son 5 seçimdir olduğu gibi- Cumhuriyetçi adaya oy verecektir. Bu nedenle, Georgia’yı Trump’ın hanesine yazmak gerekir.

15 oyu olan North/Kuzey Carolina’da da, her ne kadar son anketlerde Biden birkaç puan önde gözükse de, Trump’ın genelde Cumhuriyetçi adayları seçen bu eyaleti kazanması bence daha makul gözükmektedir.

11 oyu olan Arizona’da ise, son anketlerde Joe Biden birkaç puan önde gözükmektedir. Ancak son 5 seçimdir Cumhuriyetçi adayların kazandığı Arizona’da, bence Trump’ın kazanma ihtimali tarihsel değerlendirmede daha ağır basmaktadır.

2008 seçimlerinde Barack Obama’nın büyük bir sürpriz yaparak kazandığı Indiana da, 11 oyunu bence Trump’tan yana kullanacaktır. Zaten anketler de, Trump’ın burada kazanmaya yakın olduğunu ortaya koymaktadır.

6 oyu olan ve genelde bir seçimde Demokrat adaya, bir seçimde Cumhuriyetçi adaya oy veren Iowa, bu seçimde sanki Trump’a daha yakın durmaktadır.

4 oyu olan New Hampshire, Trump’ın son anketlerde öne çıktığı bir diğer eyalet olarak dikkat çekmektedir.

3 oyu olan Alaska ise, Trump’ın kazanmaya yakın gözüktüğü bir diğer eyalettir.

Bu durumda, salıncak eyaletlerden 84 civarında ekstra oy alacak Trump, 234 civarında oyda kalarak seçimi kaybedecektir.

Sonuç

Sonuç olarak, 2020 ABD Başkanlık seçimlerinde tüm öngörüler ve kamuoyu yoklamaları, Demokrat aday Joe Biden’ın rahat bir zafere doğru koştuğunu göstermektedir. Bu durum, Türkiye için şu aşamada olumlu bir şey değilse bile, Biden’a yönelik doğru politikalar geliştirilebilirse, ABD’nin kurumsal yapılarına daha aşina olan Biden döneminde de ilişkilerin kopma noktasına gelmeyeceği düşünülebilir. Ancak elbette, Trump’ın çok daha olumlu yaklaşım gösterdiği bazı konularda (Rusya’dan S-400 alınması, Suriye’deki askeri operasyonlar, Ermeni meselesine bakış, Türkiye’de medya ve akademisyenlere yönelik sansür ve baskılar vs.), Biden döneminde Türk-Amerikan ilişkilerinin daha gerileceği bir gerçektir. 

Bir diğer önemli konu ise, seçim güvenliği ile ilgilidir. Koronavirüs salgını nedeniyle posta yoluyla oy vermenin bu seçimde yaygın olarak kullanılacak olmasını bahane etmesi muhtemel Donald Trump'ın seçim sonuçlarını kabul etmemesi ve protesto eylemleri başlatması durumunda, Biden seçimi kazansa bile, ABD demokrasisi, oldukça zor günlerden geçecektir.  

Doç. Dr. Ozan ÖRMECİ

 

[1] BBC (2020), “US election 2020 polls: Who is ahead - Trump or Biden?”, 29.08.2020, Erişim Tarihi: 03.09.2020, Erişim Adresi: https://www.bbc.com/news/election-us-2020-53657174.

[2] Wikipedia, “List of United States presidential elections in which the winner lost the popular vote”, Erişim Tarihi: 03.09.2020, Erişim Adresi: https://en.wikipedia.org/wiki/List_of_United_States_presidential_elections_in_which_the_winner_lost_the_popular_vote.

[3] Euronews (2016), “ABD Başkanı nasıl seçiliyor?”, 29.01.2016, Erişim Tarihi: 03.09.2020, Erişim Adresi: https://tr.euronews.com/2016/01/29/abd-baskani-nasil-seciliyor.

[4] Wikipedia, “Statewide opinion polling for the 2020 United States presidential election”, Erişim Tarihi: 03.09.2020, Erişim Adresi: https://en.wikipedia.org/wiki/Statewide_opinion_polling_for_the_2020_United_States_presidential_election.


Hiç yorum yok: