27 Ekim 2024 tarihinde yapılan son genel seçimler sonucunda, merkez sağ çizgideki Japonya'nın hegemonik partisi LDP'nin (Liberal Demokrat Parti) yaşadığı oy kaybına rağmen Budist Soka Gakkai hareketinin partileşmesi sonucunda kurulmuş muhafazakâr sağ Komeito Partisi'nin (NKP) desteğiyle bir azınlık hükümeti kurmayı başaran Başbakan Shigeru Ishiba, 20 Temmuz 2025 tarihinde yapılan 248 sandalyeli üst meclis Danışmanlar Meclisi kısmi seçimlerinde de oy kaybına uğrayınca, ülkede kendisi ve partisine yönelik istifa sesleri artmaya başladı. Bu yazıda, 20 Temmuz 2025 Japonya Danışmanlar Meclisi seçimi ve hükümetin durumu analiz edilecektir.
Ülkeyi yöneten hükümetin kurulduğu 465 sandalyeli "Diet" adlı alt meclisin (Temsilciler Meclisi) yanında, Japonya'da, sistemi dengeleyici rolde bir de 248 üyeli Danışmanlar Meclisi (Sangiin) bulunmaktadır. LDP Genel Başkanı ve Başbakan olduktan kısa bir süre sonra, geçtiğimiz yılın Ekim ayı sonlarında ilk genel seçimine giren Shigeru Ishiba, bu seçimlerde istediği ölçüde başarılı olamasa da, 191 milletvekilliği kazanarak partisi LDP'nin ülkedeki en büyük ve güçlü parti olmasını sağlamış ve Komeito'nun desteğiyle bir azınlık hükümeti kurmayı başarmıştı. Seçimlerde, LDP’den sonra ülkedeki en etkili siyasal parti merkez-merkez sol çizgideki liberal bir parti olan Japonya Anayasal Demokrat Partisi (Rikken-minshutō veya CDP) olurken, eski DPJ’li Yoshihiko Noda liderliğindeki parti Temsilciler Meclisi’nde 148 sandalye kazanmayı başarmıştır. CDP, bu şekilde milletvekilliği sayısını önceki genel seçimde kazanılan 96’ya kıyasla hayli yükseltmeyi başarmış ve iktidar için iddiasını ortaya koymuştur. Nobuyuki Baba liderliğindeki ve milliyetçi-muhafazakâr çizgide siyaset yapan Japonya Yenilik Partisi (Nippon Ishin no Kai) 38 milletvekili çıkararak ülkedeki en büyük üçüncü parti olurken, oy oranı ve milletvekili sayısı önceki seçime göre kısmen azalmıştır. Yuichiro Tamaki liderliğindeki 2018 yılında kurulan merkez-merkez sağ çizgideki Halk İçin Demokrat Parti veya DPP/DPFP (Kokumin Minshu-tō) ise 28 milletvekilliği ile bu seçimle birlikte ülkedeki en büyük dördüncü siyasi parti olmayı başarmış ve beklentilerin çok üzerine çıkmıştır. Budist Soka Gakkai hareketinin partileşmesi sonucunda kurulmuş muhafazakâr sağ Komeito Partisi (NKP) 24 milletvekili kazanarak düşüş trendine girer ve ancak beşinci parti olabilirken, LDP ile Komeito’nun oyları birlikte ancak 215’i bulabilmiş ve hükümeti kurmak için gereken 233 sayısının biraz altında kalmıştır. Tarō Yamamoto liderliğindeki sol popülist Reiwa Shinsengumi 9 ve kadın siyasetçi Tomoko Tamura liderliğindeki aşırı sol Japonya Komünist Partisi (JCP) ise 8 milletvekilliği kazanmıştır.
Sandık çıkış anketlerine göre seçim sonuçları
Böyle bir siyasal konjonktürde düzenlenen 2025 Danışmanlar Meclisi kısmi seçimlerinde ise, Meclis'in 124 sandalyesi için yarışan partiler arasında LDP yine birinci olurken, bu defa 124 sandalyeden ancak 39'unu kazanarak vasat altı bir performans göstermiştir. LDP'nin en ciddi rakibi olan Japonya Anayasal Demokrat Partisi (CDP) 22 meclis koltuğunu garanti ederken, Halk İçin Demokrat Parti veya DPP/DPFP 17 meclis sandalyesi ile ülkedeki en popüler üçüncü parti konumuna yükselmiştir. Tetsuo Saito liderliğindeki Komeito Partisi 14 sandalye ile gücünü gösterirken, Hirofumi Yoshimura ile Seiji Maehara ortak liderliğindeki Japonya Yenilik Partisi (Ishin) 8 ve 2020 yılında kurulan çok yeni bir parti olan Sanseitō da 7 sandalye ile büyük bir çıkış yapmayı başarmıştır. Diğer partilerden Japonya Komünist Partisi (JCP) 3, Reiwa 3 ve Japonya Muhafazakâr Partisi (CPJ) 2 Danışmanlar Meclisi üyeliğine hak kazanmışlardır.
YouTube yayınlarıyla ün kazanan popülist Sanseitō Partisi lideri Sohei Kamiya
Bu sonuçlara göre, Danışmanlar Meclisi'nde Komeito ile birlikte 122 sandalyeye ulaşan mevcut iktidar ve Başbakan Ishiba, çoğunluk için gereken 125 sandalyeye ulaşamadı. Bu şekilde, azınlık hükümeti modeli alt meclis Diet'ten sonra, üst meclis Sangiin'e de yansımış oldu. Muhalefetin seçimdeki yıldızı ise, 7 yeni sandalye kazanarak Danışmanlar Meclisi'nde 15 koltuğu ulaşan popülist sağ çizgideki Sanseitō Partisi ve partinin 1977 doğumlu genç ve karizmatik lideri Sohei Kamiya oldu. ABD'de iktidarda olan Başkan Donald Trump ve MAGA hareketine benzer bazı yönleri olan sağcı popülist bir siyasi grup olarak tanımlanan "Sanseitō", Japonca'da "siyasete, oy vermeye katılma partisi" anlamına geliyor ve siyasetçi Kamiya Sohei, siyasi analist Yuuya Watase ve yayıncı Kyoumoto Kazuya tarafından 2020'de kurulmuş olan çok yeni bir siyasal oluşum. Bir YouTube kanalı olarak siyasi hayatına başlayan parti, Covid-19 (koronavirüs) döneminde geliştirdiği aşı karşıtı söylem ve sonrasında popüler hale getirdiği anti-LGBT söylemleriyle son aylarda yükselişe geçmişe benziyor. Partinin en büyük gücü ise karizmatik genç lideri Sohei Kamiya. Hukuk alanında doktora sahibi ve eski Başbakan Shinzo Abe'nin desteklediği bir isim olan Kamiya, yabancı karşıtlığı, vergilerin düşürülmesi talebi ve Japon vatandaşlığına geçilmesinin zorlaştırılması gibi popülist sağ fikirleriyle dikkat çekiyor. ABD Başkanı Donald Trump'ı örnek alan genç ve hırslı bir siyasetçi olan Sohei Kamiya, popülist vaatleriyle bu kısmi yenileme seçimlerinde beklenmedik bir çıkış sağlamayı başararak, gelecek seneler için önemli bir siyasi figür olma potansiyelini de ortaya koymuş oldu.
Elbette Sanseitō ve Sohei Kamiya'nın bu beklenmedik ve abartılmaması gereken başarısı, Japonya'nın hâkim partisi LDP'ye yönelik son dönemde artan tepkileri yansıtıyor. Sonuçlar nedeniyle Başbakan Ishiba ve hükümetine yönelik istifa talepleri de artıyor. Seçim sonuçları nedeniyle partisinden özür dileyen Başbakan Ishiba, Komeito ile birlikte azınlık hükümeti olarak Japonya'yı yönetmeye devam edeceklerini ve hükümet koalisyonunu genişletmeyeceklerini ilan ederken, seçim sonrasında Başkan Trump ile gümrük tarifeleri konusunda yeni bir anlaşmaya varılması, enflasyonla mücadele edilmesi ve siyasi istikrarın korunması gibi konular üzerinde duracağını belirtti. Konuyu değerlendiren bazı uzmanlar (örneğin, Eurasia Group’tan David Boling), yükselen enflasyonun neden olduğu hoşnutsuzlukla birlikte, LDP’nin "yorgun bir parti" imajı ve genç seçmenlerin popülist küçük partilere yönelmesi nedeniyle bir "marka sorunu" yaşadığını belirtiyorlar. Ancak Japonya'da yıllardır devam eden ekonomik durgunluğun da bu sonuçlarda etkili olduğu düşünülebilir.
Neticede, hegemonik (kartel) parti sisteminin demokrasi koşullarında en başarılı örneği LDP'nin hüküm sürdüğü muhafazakâr Japonya'da bile değişim talepleri giderek artıyor ve Başbakan Shigeru Ishiba ve partisi LDP'yi zorluyor.
Prof. Dr. Ozan ÖRMECİ
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder