3 Kasım 2020 tarihinde yapılacak olan ABD Başkanlık seçimleri öncesinde, seçimi kimin kazanacağı konusundaki anket ve bilimsel çalışmalar artarak devam ediyor. Bu yazıda, seçim öncesinde yapılan bazı anketleri ve bu doğrultuda kullanılan yöntemleri analiz edeceğim.
The Economist dergisinin Temmuz 2020 itibariyle seçim öngörüsü
Bu konuda ilk olarak şunu belirtmek gerekiyor ki, Haziran ayı içerisinde yapılan anketlerin tamamında Demokrat aday Joe Biden’ın rakibi Cumhuriyetçi Başkan Donald Trump’ın çok önünde yer aldığı görülüyor.[1] Öyle ki, bu anketlerde, toplam oyda, Biden, kendisini en düşük oyda gösteren ankette bile Trump’ın yüzde 7 farkla önünde yer alıyor. Bazı anketlerde ise, bu fark yüzde 11-12’yi bulabiliyor. The Economist dergisinin hazırladığı çalışmaya[2] göre de, Biden’ın Trump’ı geçerek Başkan seçilmesi yüzde 90 ihtimal olarak gösteriliyor. Oxford Economics’in ekonomik verilere dayalı olan çalışması da, Trump’ın tarihi bir yenilgi alacağını iddia ediyor.[3] The Washington Post’un Amerikalı Siyaset Bilimciler Michael Lewis-Beck ve Tom Rice’ın geliştirdikleri bilimsel bir modele[4] dayalı olan çalışması da, diğer çalışmalar gibi, Biden’ın rahat bir zafere koştuğunu ortaya koyuyor.[5]
Gallup’a göre Trump’ın onaylanma oranları
Ancak bu noktada iki unsuru akılda tutmak gerekir. İlki, Trump’ın 2016 yılındaki Başkanlık seçimlerinde de toplam oyda rakibi Hillary Clinton’dan neredeyse 3 milyon daha az oy alarak Başkan seçilmesine[6] olanak sağlayan -ABD’ye özgü- Seçmen Heyeti (Electoral College) sistemi. Öyle ki, bu seçimde de Trump’ın Biden’dan 5 milyon daha az oy alması, ama California (Kaliforniya) ve Texas’ı (Teksas) alarak seçimi kazanması olanaklı gözüküyor.[7] İkincisi ise, ABD’nin Covid-19 (koronavirüs) salgınıyla mücadele zor günler geçirmesi nedeniyle, Başkan Trump’ın savaş zamanı Başkanlarına özgü şekilde halkın büyük çoğunluğunun desteğini almasına imkân sağlayabilecek olan siyasal konjonktür.[8] Amerikalıların bir savaş ya da büyük bir afet sırasında mevcut yönetimlere destek verdikleri ve onları başlattıkları mücadeleyi tamamlamak konusunda cesaretlendirdikleri bilinen bir gerçek. Bu, Başkan George W. Bush’un ilk döneminde tepkilere neden olan Irak Savaşı (2003) sırasında gerçekleşen 2004 Başkanlık seçimlerinde de (George W. Bush vs. John Kerry) doğrulanmıştı. Bunu destekleyen bir diğer veri de, Covid-19 salgınındaki vasat performansına karşın, Trump’ın Mayıs 2020 tarihinde yapılan Gallup anketinde yüzde 49 gibi yüksek bir onaylanma oranına ulaşmayı başarmış olması.[9] Ancak Haziran ayında aynı ankette Trump’ın onaylanma oranının yüzde 38’e düştüğünü de hatırlatmak gerekir.
Helmut Norpoth
Bu doğrultuda, ülkesi ABD’de Stony Brook Üniversitesi’nde ders veren Siyaset Bilimci Helmut Norpoth’un[10] geliştirdiği “The Primary Model” (Önseçim Modeli) yaklaşımını da dikkatle incelemekte fayda var. Siyaset Bilimi’nin en önemli alt branşlarından birisi olan “Seçmen Davranışı” (Voting Behaviour) üzerine uzmanlaşmış bir isim olan Norpoth, önseçimlerin ilk kez uygulanmaya başladığı 1912 yılından itibaren tüm ABD Başkanlık seçimleri öncesinde derlenen verileri kullanarak geliştirdiği bu hipoteziyle[11], Başkan’ı doğru tahmin etmek için iki önemli faktöre odaklanmak gerektiğini iddia ediyor. Bunlardan ilkinin iktidardaki partinin diğer seçimlerde oy kaybedip kaybetmediği (ki bu şekilde partinin ve Başkan’ın oy trendi algılanabiliyor), ikincisi ise önseçimlerde hangi Başkan adayının daha başarılı olduğu şeklinde özetlenebilir. 1996, 2000, 2004, 2008, 2012 ve 2016 seçimlerinden beş tanesini (altıda beş bilme oranı) doğru öngören bu yaklaşıma göre, hem Cumhuriyetçi Parti’nin son yıllarda düşüş trendinde olmaması, hem de Demokrat Parti önseçimlerinde son derece vasat bir performans gösteren Joe Biden’ın aksine Trump’ın partisinde adeta rakipsiz olması, Trump’ı Başkan seçilmek için daha şanslı kılan faktörler olarak ortaya çıkıyor. Bu modele göre, Başkan Trump’ın Kasım ayındaki seçimleri kazanmasının yüzde 91-95 gibi çok yüksek bir ihtimal olduğunu belirten Norpoth[12], böylelikle tüm ezberleri bozuyor. Bu yaklaşımda, Trump’ın Seçmen Heyeti sisteminde 362 oya ulaşabileceği, Biden’ın ise 176’da kalacağı öngörülüyor. İlginç bir şekilde, hakikaten de, Norpoth’un yaklaşımı, 1912’den itibaren gerçekleşen tam 27 Başkanlık seçiminden 25’inin sonucunu doğruluyor.
Birbirleriyle çelişen bu bilimsel araştırmalar, bize 2020 ABD Başkanlık seçimlerinin son derece rekabetçi ve başabaş geçeceğini ve hiçbir adayın rahat bir zafer kazanamayacağını düşündürüyor.
Doç. Dr. Ozan ÖRMECİ
[1] Bu konuda birkaç anket örneği için:
- https://projects.fivethirtyeight.com/polls/president-general/national/
- https://www.realclearpolitics.com/epolls/2020/president/us/general_election_trump_vs_biden-6247.html
- https://www.270towin.com/2020-polls-biden-trump/national/
[3] https://www.independent.co.uk/news/world/americas/us-election/donald-trump-lose-election-joe-biden-2020-economy-coronavirus-a9525131.html.
[4] Bakınız; https://politicalsciencenow.com/the-political-economy-model-2016-us-election-forecasts/.
[5] https://www.washingtonpost.com/politics/2020/07/07/simple-forecast-suggests-democratic-sweep-2020/.
[6] https://edition.cnn.com/2016/12/21/politics/donald-trump-hillary-clinton-popular-vote-final-count/index.html.
[7] https://www.nbcnews.com/politics/2020-election/how-trump-could-lose-5-million-votes-still-win-2020-n1031601.
[8] https://nypost.com/2020/03/28/how-trumps-war-on-the-coronavirus-could-win-him-re-election/.
[9] Bakınız; https://news.gallup.com/poll/203207/trump-job-approval-weekly.aspx.
[10] Hakkında bilgiler için; https://en.wikipedia.org/wiki/Helmut_Norpoth.
[11] Detaylar için bakınız; http://primarymodel.com/.
[12] Bakınız; https://www.independent.co.uk/news/world/americas/us-election/donald-trump-chance-of-winning-election-2020-joe-biden-poll-model-a9609236.html.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder