7 Temmuz 2020 Salı

Kıbrıs Siyasetinde Yeni Tartışma: Kapalı Maraş Açılacak Mı?


Giriş
Yıllardır Kıbrıs müzakereleri ile gündemde olan Akdeniz’in incisi Kıbrıs, son dönemde Doğu Akdeniz’de keşfedilen hidrokarbon kaynakları ve Güney Kıbrıs Rum Yönetimi’nin bu kaynakları -İsrail, Mısır ve Yunanistan ile birlikte- Avrupa’ya arzı konusunda yaptığı çalışmalarla gündeme gelmekteydi. Ancak Kıbrıs siyasetinde son bir senedir gündem oluşturmaya başlayan yeni bir gelişme, yalnızca Türkiye tarafından tanınan KKTC’de, iktidardaki Ulusal Birlik Partisi (UBP)-Halkın Partisi (HP) koalisyon hükümetinin girişimleri ve Başbakan Ersin Tatar ve Başbakan Yardımcısı ve Dışişleri Bakanı Kudret Özersay’ın çabalarıyla, yıllardır turizme kapalı durumda olan “hayalet şehir” Kapalı Maraş’ın açılması projesi oldu. Bu yazıda, bu konuda yapılan girişimleri ve bu girişimlerin Rum Kesimi’nde nasıl algılandığına dair bazı gözlem ve yorumlarımı sizlerle paylaşacağım.

2015 yılında eşim ve öğrencilerimle birlikte Türk Silahlı Kuvvetleri denetimindeki Kapalı Maraş bölgesine yaptığım ziyaretten bir kare

Maraş’ın Kısa Tarihi
Kıbrıs Barış Harekâtı (1974) öncesinde Kıbrıs’ın ve hatta dünyanın en gözde turistik merkezlerinden biri olan Maraş veya İngilizce ismiyle Varosha[1], ki aslında Gazimağusa (Famagusta) ilçesine bağlı küçük bir mahalledir, 13 Ağustos 1974 tarihinde, adaya garantör haklarını kullanarak ikinci defa müdahalede bulunan Türkiye’nin silahlı kuvvetlerine mensup askerlerce kontrol altına alınmıştır.[2] Türkiye müdahalesi öncesinde 5 otel, 60 apartman ve 3.000 civarında ticari işyerinin bulunduğu ve dünyanın ilk 7 yıldızlı otelinin (İngiliz Kraliyet ailesince yapılan Golden Sands Hotel) açıldığı yer olan Maraş, o dönemde tüm Kıbrıs’ın turizm gelirlerinin yarısından fazlasını sağlayan çok önemli bir bölgeydi.[3] Müdahale sonrasında Birleşmiş Milletler (BM) tarafından kontrol edilen tampon bölge “Yeşil Hat” içerisinde kabul edilen Maraş, turizme ve dışarıdan gelenlere (özel izin haricinde) kapatılmış (zaten bu nedenle bölgeye Kapalı Maraş denmeye başlanmıştır) ve burada Birleşmiş Milletler’e ait bir bina ile Türk Silahlı Kuvvetleri’ne ait bazı apartmanlar tahsis edilmiştir. 2004 yılında adanın her iki tarafında oylanan ve Kıbrıslı Rumlarca reddedilen -dönemin BM Genel Sekreteri Kofi Annan’ın hazırladığı- Annan Planı’nda Rumlara bırakılması düşünülen Maraş, 2019 yılından itibaren ise, Ersin Tatar ve Kudret Özersay gibi Kıbrıslı Türk siyasetçilerin Türkiye’deki AK Parti iktidarının da desteğiyle hazırladıkları yeni bir projeyle gündeme gelmeye başlamıştır.

Kıbrıs haritası

Maraş’ın Açılması Projesi
İlk kez 2019 yılında, yeni Başbakan olan Türkiye yanlısı UBP Genel Başkanı Ersin Tatar tarafından ciddi şekilde gündeme getirilen Kapalı Maraş’ın turizme açılması projesi, kısa süre içerisinde, hem Kıbrıs meselesinde yeni ve özgün bir proje olması, hem de Kıbrıslı Türklere ve Kıbrıslı Rumlara ekonomik menfaat sağlayabileceği düşüncesiyle hemen ciddiye alınmış ve Türkiye’nin de desteğiyle bu projeyi gerçekleştirmek için gerekli hazırlıklara başlanmıştır. 2020 yılı Şubat ayı içerisinde Türkiye Barolar Birliği’nin (TBB) organize ettiği ve Türkiye Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay’ın da katıldığı Kapalı Maraş’taki orduevi içerisinde düzenlenen büyük konferans (Türkiye Barolar Birliği Kapalı Maraş Açılımı Toplantısı) sonucunda, KKTC hükümetinin yaptığı girişimler desteklenmiş ve Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin (AİHM) Kıbrıs’ta etkin bir iç hukuk yolu olarak kabul ettiği Taşınmaz Mal Komisyonu’nun (TMK) çalışmaları ve mülkiyet hakları prensipleri doğrultusunda, bu hamlenin kısa süre içerisinde yapılabileceği vurgulanmıştır.[4] Başbakan Ersin Tatar ise, Kapalı Maraş’ın askeri statüsünün sivil statü olarak değiştirilmesi gerektiğini belirtirken, otel sahipleriyle görüşme içerisinde olduklarını ve TMK kararları ve Vakıflar İdaresi’nin talepleri doğrultusunda bu konuyu çözüme ulaştırabileceklerini ifade etmiştir.[5] Kıbrıs’ta federal çözümü savunan KKTC Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı’nın bu toplantıya katılmaması dikkat çekerken, Akıncı, Maraş’ın turizme açılmasına karşı olmadığını; ancak bunun uluslararası hukuka uygun yapılması -BM ile anlaşarak- gerektiğini söylemiştir.[6]

Kapalı Maraş’ta 1974’teki haliyle kalan lüks oteller

Rumların Tepkisi ve Uluslararası Hukuk
Güney Kıbrıs Rum Yönetimi, Türkiye desteğiyle Kıbrıslı Türk siyasetçilerin yaptığı Kapalı Maraş’ın KKTC denetiminde turizme açılması girişimlerinin provokatif ve uluslararası hukuka aykırı olduğu görüşünü savunmaktadır.[7] Bu girişimler karşısında “ellerinin bağlı olmadığını” belirten Güney Kıbrıs Rum Yönetimi (Kıbrıs Cumhuriyeti) Devlet Başkanı Nikos Anastasiades, uluslararası hukuk ve Avrupa değerleri ve ilkeleri doğrultusunda haklarını savunacaklarını belirtmiştir.[8] Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi’nin 1984 tarihli 550 sayılı kararında[9], Konsey üyelerinin KKTC’nin varlığını kabul etmediğini belirtilirken, Maraş bölgesinin yerel sakinleri dışında yerleşime açılmasından da derin kaygı duyulduğu ifade edilmiştir.[10] ABD bu karara çekimser oy verirken, Pakistan bu kararı reddetmiş; diğer 13 ülke ise (ABD dışındaki 4 daimi ülke olan Rusya, Çin, Fransa ve Birleşik Krallık’la birlikte geçici üyeler Burkina Faso, Hollanda, Hindistan, Malta, Mısır, Nikaragua, Peru, Ukrayna, Zimbabve) kararı kabul etmişlerdir.[11] Bu bağlamda, Rum Kesimi’nin iddia ettiği uluslararası hukuka aykırılık düşüncesi BM Güvenlik Konseyi kararlarına uygun gözükmektedir. Nitekim BM Güvenlik Konseyi Başkanı olan Güney Afrikalı diplomat Jerry Matthews Matjila da bu durumu Anastasiades’le aynı temelde yorumlamıştır.[12]

Nikos Anastasiades ve Mustafa Akıncı

Bu uyarı ve eleştirilere karşın, koronavirüs sürecinde Türkiye ve KKTC’li yetkililer, Kapalı Maraş’ın turizme açılması konusundaki çalışmalarını hızlandırmışlar ve Türkyie Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay’ın, “Bugün Maraş hemen açılmalı” açıklamasına KKTC Başbakanı Ersin Tatar’dan büyük destek gelmiştir.[13] KKTC’yi Doğu Akdeniz’in Singapur’u gibi ekonomik açıdan gelişmiş bir cazibe merkezi haline getirmeyi planladıklarını söyleyen Başbakan Tatar, uluslararası hukuk eleştirileri karşısında ise Kıbrıslı Rumlar’ın Kıbrıslı Türkler’in egemenlik haklarını hiçe sayarak yabancı devletlerin enerji firmalarıyla yaptıkları anlaşmaları gündeme getirmiştir.[14] Bunu destekler şekilde, KKTC’deki iktidar partisi Ulusal Birlik Partisi’nin milletvekili Oğuzhan Hasipoğlu, kısa bir süre önce, Maraş’ın yıl sonuna kadar turizme açılabileceğini açıklamıştır.[15]

Sonuç
Sonuç olarak, Türkiye’ye yakın Kıbrıslı Türk siyasetçilerce 2020 Cumhurbaşkanlığı seçimi öncesinde gündeme getirilen Kapalı Maraş’ın turizme açılması konusunun hem popülist bir seçim vaadi, hem de Türkiye’nin desteğiyle Kıbrıs’ta artık kalıcı hale gelmeye başlayan bölünmüşlüğü derinleştirmeye yönelik bir hamle olduğu söylenebilir. Bu hamle, Türkiye’nin Avrupa Birliği ve Güney Kıbrıs Rum Yönetimi ve Yunanistan’la ilişkilerini daha da germekle birlikte, uluslararası hukuka aykırılığın Türkiye’ye sorunlar yaratabileceğini de düşünmek gerekir. Buna karşın, 2004 Annan Planı’nı reddeden tarafın Kıbrıslı Rumlar olduğu gerçeğinden hareketle ve Türkiye’nin son dönemde Doğu Akdeniz’de savaş ve çatışmayı göze alan cüretkâr politikaları da düşünüldüğünde, Cumhurbaşkanlığı seçimini bilhassa Ersin Tatar’ın ve bir ihtimal Kudret Özersay’ın kazanması durumunda bu proje hızlı bir şekilde gerçekleşebilir. Burada KKTC’nin en büyük avantajı ise, Türk Silahlı Kuvvetleri’nin sahadaki muazzam gücü ve Kıbrıslı Rum otel sahiplerinin de ekonomik menfaat güdüsüyle bu projeye destek olma ihtimalleridir. Mustafa Akıncı veya bir diğer iddialı aday olan CTP’li Tufan Erhürman’ın seçimi kazanması durumunda, Kapalı Maraş’ın açılması kısa vadede mümkün olmayacak ve Maraş konusu Kıbrıs müzakerelerinde bir unsur olarak ele alınmaya devam edecektir. Bu ise, uluslararası hukuka uygun olmakla birlikte, Kıbrıslı Türklerin yaklaşık yarım asırdır yaşadıkları haksız ambargo ve baskılara çare olacak gibi gözükmemektedir. Zira Annan Planı sürecinin ispatladığı üzere, Rumlar, Kıbrıs’ta çözümü ancak kendi şartlarında (adadan Türk askerlerinin ayrılması ve garantilerin sulandırılması) istemekte ve hiçbir konuda müzakereye esneklik payı bırakmamaktadırlar.

Kişisel görüşüm ise; böyle bir hamlenin riskli olacağı ve Türkiye’nin zaten birçok sorunu olan ülkelerle daha da kötü ilişkiler kurmasına yol açacağı yönündedir. Bu nedenle, Kıbrıs’ta Türklere reva görülen muameleleri haksızlık olarak değerlendirmeme karşın, bu konuda ileri bir hamle yapabilmek için Türkiye’nin ve KKTC’nin daha da güçlü ve etkili olacağı bir dönemi beklemek gerektiği kanaatindeyim. Bu tarz girişimler, Kıbrıslı Rumlara da artık Kıbrıs Sorunu'nda son şanslarını kullanmaları ve Kıbrıslı Türkleri görmezden gelmeye devam etmeyerek, sorunu hızlı bir şekilde çözmeleri gerektiğini göstermelidir. Bunun çözümü ise, Kıbrıs Sorunu'nun halledilmesi ve Doğu Akdeniz enerji kaynaklarının Avrupa'ya arzı konusunda tüm bölge ülkeleriyle işbirlikleri tesis edilmesidir. 
Doç. Dr. Ozan ÖRMECİ


[1] Savaş öncesinde Maraş’ın görüntüleri için; https://www.youtube.com/watch?v=fzok1aTCpdw.
[2] Maraş’ın kısa tarihi için bakınız; https://tr.wikipedia.org/wiki/Mara%C5%9F,_K%C4%B1br%C4%B1s.
[3] https://www.hurriyet.com.tr/gundem/kibris-kapali-maras-bolgesi-neden-kapali-41445598.
[4] Konferansın sonuç bildirgesi için bakınız; https://www.barobirlik.org.tr/Haberler/turkiye-barolar-birligi-kapali-maras-acilimi-toplantisi-sonuc-bildirisi-81133; https://www.aa.com.tr/tr/turkiye/tbbden-kapali-maras-acilimi-toplantisi-sonuc-bildirgesi/1739720. Konferansa dair notlar; https://pio.mfa.gov.ct.tr/hukuki-siyasi-ve-ekonomik-yonleri-ile-kapali-maras-acilimi-baslikli-yuvarlak-masa-toplantisi-yapildi/.
[5] Bakınız; https://www.milliyet.com.tr/gundem/kapali-marasin-askeri-bolge-statusu-degismeli-6156492; https://qha.com.tr/haberler/kktc-basbakani-tatar-dan-flas-kapali-maras-aciklamasi/166960/.
[6] Bakınız; https://www.hurriyetdailynews.com/ghost-town-varosha-in-cyprus-to-become-tourist-attraction-152083.
[7] Bakınız; https://www.financialmirror.com/2020/02/17/turkey-trying-to-open-varosha-is-unacceptable/.
[8] https://www.financialmirror.com/2020/02/17/turkey-trying-to-open-varosha-is-unacceptable/.
[9] Orijinal belge buradan görülebilir; http://www.mfa.gov.tr/data/DISPOLITIKA/KIBRIS/BMGuvenlikKOnseyiKarari1984550553559.pdf.
[10] İfade şu şekildedir; “Gravely concerned about the further secessionist acts in the occupied part of the Republic of Cyprus which are in violation of resolution 541 (1983), namely, the purported exchange of ambassadors between Turkey and the legally invalid Turkish Republic of Northern Cyprus and the comtemplated holding of a constitutional referendum and elections, as well as by other actions or threats of actions aimed at further consolidating the purported independent State and the division of Cyprus. Deeply concerned about recent threats for settlement of Varosha by people other than its inhabitants.
[11] Bakınız; http://unscr.com/en/resolutions/550.
[12] https://www.financialmirror.com/2020/02/17/turkey-trying-to-open-varosha-is-unacceptable/.
[13] https://www.hurriyet.com.tr/dunya/kktcde-onemli-hazirlik-kapali-marasin-acilma-sureci-hizlandiriliyor-41535432.
[14] https://www.hurriyet.com.tr/dunya/kktcde-onemli-hazirlik-kapali-marasin-acilma-sureci-hizlandiriliyor-41535432.
[15] Bakınız; https://www.cnnturk.com/dunya/son-dakika-kktcden-kapali-maras-aciklamasi-yil-sonuna-acilabilir.

Hiç yorum yok: