Giriş
Türkiye’de son aylarda adından en
çok söz ettiren ve çeşitli anket çalışmalarına göre istikrarlı bir şekilde
yükselişini sürdüren tek siyasal oluşum olan Yeniden Refah Partisi veya kısaca
YRP, medyanın ve akademinin taraflı tutumu nedeniyle bugüne kadar genelde
görmezden gelinmiş ve partinin ideolojisi hakkında ciddi analiz ve bilimsel
çalışmalar eksik kalmıştır. Bu eksikliği gidermek için bir öncü çalışma olması
adına, bu yazıda YRP’nin parti programını analiz edecek ve bu partinin Türkiye’de
siyasal skalada hangi eksene oturduğunu somutlaştırmaya çalışacağım.
YRP Hakkında Temel Bilgiler
1996-1997 döneminde Türkiye’nin ilk
İslamcı Başbakanı olan Prof. Dr. Necmettin Erbakan’ın (1926-2011) oğlu Dr. Muhammed
Ali Fatih Erbakan’ın[1]
(1979-) Kurucu Genel Başkanı olduğu Yeniden Refah Partisi[2],
23 Ekim 2018 tarihinde faaliyetlerine başlamıştır. Necmettin Erbakan’ın lideri
olduğu İslamcı ve yerlici Milli Görüş hareketinin[3]
devamı niteliğinde bir parti olan YRP, devletin resmi verilerine göre 366.000
civarında üyeyle[4] ülkedeki
en büyük siyasal partilerden birisi olup, şimdilerde üye sayısının 500.000’i
aştığı düşünülmektedir.
YRP, 2001 yılında Milli Görüş
hareketinden ayrılarak Amerika Birleşik Devletleri (ABD), Avrupa Birliği (AB)
ve İsrail’le yakın ilişkiler kuran Adalet ve Kalkınma Partisi (AK Parti/AKP) ve
Erbakan mirasına sahip çıkamayarak oy oranları çok düşük düzeyde kalan Saadet
Partisi’ne tepki olarak 2018 yılında kurulmuş ve kısa sürede yükselmeye başlamıştır.
Fatih Erbakan dışında partinin önemli isimleri ise şunlardır:[5]
§
Sacit Günbey – Genel Başkan Vekili,
§
Doğan Aydal – Genel Başkan Vekili ve Ar-Ge Başkanı,
§
Suat Kılıç – Genel Başkan Yardımcısı (Siyasi İşler
Başkanı),
§
Nurettin Gül – Genel Başkan Yardımcısı (Teşkilat
Başkanı),
§
Doğan Bekin – Genel Başkan Yardımcısı (Dış
İlişkiler Başkanı),
§
Muhammed Fatih Müjdeci – Genel Başkan Yardımcısı
(Tanıtım ve Medya Başkanı),
§
Fatih Öztek – Genel Başkan Yardımcısı (Ekonomik
İşler Başkanı),
§
Naim Öztürk – Genel Başkan Yardımcısı (Eğitim
Başkanı),
§
Mehmet Fatih Uğurlu – Genel Başkan Yardımcısı (STK
ile İlişkiler Başkanı),
§
Cemil Çolak – Genel Başkan Yardımcısı (Halkla
İlişkiler Başkanı),
§
Mehmet Altınöz – Genel Başkan Yardımcısı (Genel
Muhasip ve Mali İşler Başkanı),
§
Selçuk Geyveli – Genel Başkan Yardımcısı (Sosyal
İşler Başkanı),
§
Cengiz Zor – Genel Başkan Yardımcısı (Seçim İşleri
Başkanı),
§
Mehmet Aşıla – Genel Başkan Yardımcısı (Yurtdışı
Vatandaşlar Başkanı),
§
Mehmet Kaderli – Genel Başkan Yardımcısı (Mahalli
İdareler Başkanı),
§
Davut Konakçı – Genel Başkan Yardımcısı (Engelli
Vatandaşlar Başkanı),
§
Mustafa Sezgin – Genel Başkan Yardımcısı (Gençlik
Başkanı).
Partinin Refah Partisi’nin devamı
olduğunu göstermek istercesine, oğul Erbakan ve dava arkadaşları, YRP’nin
logosunu hilal içinde başak olarak belirlemiş ve partinin milli duruşunu ve
Anadolu özlemini bu şekilde yansıtmaya çalışmışlardır. “Milletimiz için biz varız” sloganıyla kurulan YRP, 2013 yılında
Ankara’da kurulan ve İslamcı kesimin efsanevi lideri Prof. Dr. Necmettin
Erbakan’ın siyasi mirasını yaşatma amacındaki Necmettin Erbakan Vakfı’nın
kadrolarıyla yola çıkmış; ancak zaman içerisinde bir “catch-all” parti karakteristiği geliştirerek, toplumun tüm
kesimlerine açılmaya başlamıştır.
YRP logosu
İlk kez 2023 genel ve
Cumhurbaşkanlığı seçimlerine giren YRP, Cumhurbaşkanlığı seçimine Genel Başkanı
Dr. Fatih Erbakan’ı aday göstermek için gerekli olan 100.000 imzayı bulmak için
yola çıkmış ve kısa sürede gerekli sayıya yaklaşmasına rağmen, daha sonra AK
Parti ve Milliyetçi Hareket Partisi’nin başını çektiği Cumhur İttifakı’nın 12. Cumhurbaşkanı
Recep Tayyip Erdoğan’ın adaylığını destekleme önerisini kabul ederek, yarıştan son
anda çekilmiştir.[6] Parti
Genel Başkanı Dr. Fatih Erbakan, 2023 Cumhurbaşkanlığı seçimini bir bekâ
meselesi olarak gördükleri için bu kararı aldıklarını açıklamıştır. YRP, genel
seçimlerde ise ilk seçimine girmesine karşın yüzde 2,80 ve toplam 1.527.048 oy gibi
kayda değer bir düzeye ulaşmış ve TBMM’de 4 milletvekiliyle temsil edilmeye
başlanmıştır.[7]
31 Mart 2024 yerel seçimleri
öncesinde AK Parti ve MHP’den oluşan Cumhur İttifakı ile bir kez daha pazarlık
masasına oturan YRP, iddialara göre Cumhurbaşkanı Erdoğan ve ekibinden birkaç
şehir ve İstanbul ilçesinin belediye başkanlığı adaylığını talep etmiş, ancak
bu talepleri karşılanmayınca seçimlere bağımsız girme kararı almıştır. Yapılan
güncel anketlere göre, YRP, bağımsız gireceği bu seçimlerde Şanlıurfa ve birkaç
ilçe belediyesini kazanabilecek duruma gelmiş ve genel oy oranı da yüzde 5’i
aşmıştır. Bilhassa Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın ilerleyen yıllarda siyaseti
bırakması durumunda, genç lideri Dr. Fatih Erbakan ile YRP’nin büyük bir
sıçrama yapması ve ülkedeki en büyük sağ parti haline gelmesi bence kesinlikle şaşırtıcı
bir gelişme olmayacaktır.
Partinin Genç Genel Başkanı Dr. Fatih Erbakan
1 Ocak 1979 Ankara doğumlu olan
Muhammed Ali Fatih Erbakan, Prof. Dr. Necmettin Erbakan’ın üç çocuğundan biri (en
küçüğü) ve tek oğludur. Erbakan Vakfı’nın Mütevelli Heyeti Başkanı olan Fatih
Erbakan’ın ismi, tahmin edilebileceği üzere, köleliğe ve beyaz üstünlüğüne
isyan eden ünlü Müslüman boksör Muhammed Ali ve İstanbul’u fetheden büyük
Osmanlı Sultanı Fatih Sultan Mehmet’in birleşiminden oluşmaktadır. Küçük yaştan
itibaren Osmanlı şehzadeleri gibi özel bir eğitime tabi tutulan oğul Erbakan, ortaokul
öğrenimini Ankara Merkez İmam Hatip Ortaokulun’da, lise öğrenimini ise Ankara
Ayrancı Lisesi’nde tamamlamıştır. Daha sonra yine başkent Ankara’da Başkent
Üniversitesi Elektrik-Elektronik Mühendisliği bölümünü bitiren Erbakan, İstanbul
Teknik Üniversitesi (İTÜ) Makine Mühendisliği bölümü mezunu babası gibi
mühendis olmayı seçmiştir. Daha sonra yüksek lisans için İngiltere’ye giden
Fatih Erbakan, annesi Nermin Erbakan’ın vefatı dolayısıyla Türkiye’ye dönmek
zorunda kalmış ve yüksek lisans derecesini de lisans öğrenimini aldığı Başkent
Üniversitesi Elektrik-Elektronik Mühendisliği bölümünde tamamlamıştır. Aynı
üniversitede Yönetim ve Organizasyon dalında doktorasını tamamlayarak daha
sonra “Doktor (Dr.)” unvanı da alan
Erbakan, iyi derecede İngilizce bilmektedir. Evli ve iki kız çocuğu babası olan
genç Erbakan, babası gibi vakur, sakin, İslami duyarlılıkları yüksek ve milliyetçi-mukaddesatçı
bir çizgidedir. Sünni İslam inancına mensup olan oğul Erbakan, Molu Mücevherat’ın sahibi Ahmet İlhan Molu’nun kızı
Beyza Molu ile 2003 yılında Çırağan Sarayı’nda yapılan büyük bir düğünle
dünyaevine girmiştir.[8]
Dr. Fatih Erbakan
Erbakan Vakfı’nda yaptığı
çalışmaların ardından 2018 yılında YRP’nin Kurucu Genel Başkanı olarak aktif
siyasete giren Fatih Erbakan, 2019 ve 2022 yıllarında düzenlenen parti
kongrelerinde iki defa üstüste Genel Başkan seçilerek partisi içerisinde güven
tazelemiştir. Covid-19 (koronavirüs) pandemisi döneminde aşı karşıtı
açıklamalarıyla[9] ilk kez
adından söz etttiren Erbakan, kadına karşı şiddeti önleyen ve farklı cinsel
kimlikleri destekleyen İstanbul Sözleşmesi’ne karşı çıkması ve AK Parti’yi de
bu konuda zorlaması nedeniyle bir kez daha gündem oluşturmuş ve bazı kesimlerin
tepkisini çekmiştir.[10]
Ayrıca, genç Erbakan, İsrail’in son dönemde Gazze’de uyguladığı katliam
politikasına da çok sert tepkiler vermekte ve bu ülkeyle her türlü siyasi,
diplomatik, ekonomik ve kültürel ilişkilerin kesilmesini savunmaktadır.[11]
Erbakan, İsrail’in katliamlarına destek olan ABD’nin Türkiye içerisindeki askeri
üslerinin derhal kapatılmasını ve Müslüman devletlerin ABD ve İsrail’e yönelik
enerji satışlarının durdurulmasını da savunmaktadır.[12]
Bülent Ecevit’le birlikte babası Necmettin Erbakan’ın gerçekleştirdiği 1974
tarihli Kıbrıs Barış Harekâtı nedeniyle Kıbrıslı Türklere özel bir sempatisi
olan ve Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti-KKTC’ye aktif destek veren Fatih Erbakan,
bu ülkenin Cumhurbaşkanı Ersin Tatar’la da yakın ilişkilere sahiptir.[13]
Ahlaki açıdan katı bir yaklaşımı
olan Erbakan, eşcinsellik karşıtı yaklaşımlarının yanında, TBMM içerisinde de zinanın
suç sayılması yönünde aktif çaba göstermektedir.[14]
Bu yönüyle, Fatih Erbakan, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın daha sağında konumlanan sağcı
ve koyu muhafazakâr çizgide genç bir siyasi lider olarak Türkiye’de son
yıllarda hızla yükseliştedir. Erbakan’ın sağ tabanın hoşuna giden ve medyada
gündem olmasını sağlayan bu konulardaki aşırı fikirlerini İslamcı çizgisi ve
yoğun İslami duyarlılık ve duygularıyla izah etmek mümkün olsa da, kuşkusuz,
ilerleyen yıllarda daa önemli görevler üstlenmesi durumunda, genç siyasetçinin Türkiye’deki
yerleşik düzen ve uluslararası sistemle daha uzlaşmacı ve mutedil siyasaları
benimsemesi gayet olasıdır. Oldukça muhafazakâr bir profili olan Fatih Erbakan’ın
gençliğinde hızlı araba kullanma tutkusu ve aykırı İslami gruplardan Adnan Oktar
cemaatine yakınlığıyla gündeme geldiğini de hatırlatmak gerekir.
YRP Parti Programının İncelenmesi
Öncelikle, YRP, parti programında, kendisini
Milli Görüş hareketinin devamı olarak tanımlamakta ve bunu temel ilkeleri
arasında saymaktadır.[15]
Partinin diğer temel ilkeleri ise; hak, adalet, ahlak, maneviyat, haksızlıkla
mücadele, refah, huzur, barış, dürüstlük, güvenilirlik, şeffaflık, dil-din-ırk
ayrımı yapmama, yapıcılık ve kuvvetler ayrılığı ilkesine saygı şeklinde özetlenebilir.
Bu değerler, YRP’nin sağ/muhafazakâr/İslamcı bir parti olduğu gerçeğini ortaya
koymaktadır.
Partinin temel amaçları ise; Türk
milletinin maddi ve manevi kalkınmasını sağlayarak huzur ve refahı getirmek,
vatandaşlar arasında hiçbir ayrım gözetilmemesi, manevi değerlerin korunması ve
yeni nesillere aktarılması, devlet-millet kaynaşmasının sağlanması, ahlak ve
maneviyatın toplumun temel değerleri haline getirilmesi, Türkiye’nin tarihine
uygun ve kimseyi taklit etmeyen kendisine özgü bir bilinçle hareket etmesi, “Büyük Türkiye” idealinin
gerçekleştirilmesi, sosyal ve bireysel refahın temin edilmesi, meşru kazanç ve
ticari faaliyetlerin teşvik edilmesi, milli, güçlü, süratli ve yaygın
kalkınmanın sağlanması, sanayi ve yüksek teknolojiye ağırlık verilmesi,
borçlanma ve faiz düzeninin reddi, kamuda istismar ve israfın ortadan
kaldırılması, bölgeler ve sosyal sınıflar arasındaki eşitsizliklerin
giderilmesi, haksız ve fahiş vergilerin kaldırılması, verimliliğin arttırılması
ve Müslüman devletlerle iş birliği içerisinde yeni bir dünya düzeninin
kurulması olarak özetlenebilir.[16]
Partinin adalet ve hukuk anlayışına
bakıldığında öne çıkan unsurlar ise; adaletin sağlanması için mahkemelerin
hızlı karar alacakları yeni bir hukuk sisteminin inşası, yargı ve siyasetin
birbirlerinin alanlarına girmeyeceği bir siyasal sistemin kurulması, kanun
önünde eşitlik anlayışının titizlikle uygulanması, temel hak ve hürriyetlerin
korunması, masumiyet karinesi gibi temel hukuk ilkelerinin uygulanması, işkencenin
ortadan kaldırılması, düşünce özgürlüğü ve basın hürriyetinin garanti altına
alınması, alternatif uyuşmazlık çözüm yöntemlerinin geliştirilmesi, Baroların mesleki
sorunları çözen işlevsel yapılar haline getirilmesi ve cezaevi koşullarının
iyileştirilmesidir.[17]
Parti, siyasi sistem olarak
Başkanlık sistemine destek vermekte, ancak mevcut sistemde yapılacak
düzenlemelerle, TBMM’nin yetkilerinin arttırılacağı kuvvetler ayrılığı dengesi
gözetilmiş bir Başkanlık sistemini savunmaktadır. Seçim barajının yüzde 5’e
düşürüleceğini vaat eden YRP, 600 kişilik milletvekili sayısının da
azaltılmasını savunmaktadır.[18]
Bu bağlamda, YRP, ABD tipi dengeli bir Başkanlık sistemi önermektedir.
YRP’nin Milli Eğitim politikasında
öne çıkan hususlar ise; bilimsel ve teknik güce erişmek, bilimin manevi ve
ahlak değerleriyle sentezlenmesi, Büyük Türkiye idealine uygun bir eğitim
sistemi, ar-ge, inovasyon ve girişimciliğin teşvik edilmesi, öğrenciler
üzerindeki sık sınav stresinin azaltılması, ezbercilik yerine yaratıcılığın
teşvik edilmesi, üniversite mezunlarının işsiz kalmadığı bir düzenin inşası,
eğitim eşitsizliklerinin giderilmesi, Arapça, Çince, İngilizce, Rusça başta
olmak üzere en az bir yabancı dilin öğretilmesi ve nefis terbiyesine dayalı
maneviyatı yüksek bir eğitim sisteminin kurulmasıdır.[19]
Enerji politikaları bağlamında, YRP,
enerjide dışa bağımlılığı azaltmayı amaçlayan, dış alımlar noktasında Rusya, İran, Azerbaycan,
Katar, Cezayir ve diğer komşu ülkeler ile dengeleri gözetmeyi vaat
eden, başta güneş enerjisi olmak üzere yenilenebilir enerji kaynaklarına büyük
önem veren, kömür kullanımını destekleyen, Karadeniz Bölgesi'ndeki
turistik bölgeleri çirkinleştiren dere tipi hidroelektrik santrallerinin yapımına
karşı çıkan, Doğu Akdeniz enerji kaynaklarına ilgi gösteren, nükleer enerji
santrallerinin kurulumunu teşvik eden ve uranyum ve toryum (bor) madenlerimizin
işletilmesini amaçlayan bir çizgidedir.[20]
İçişleri bağlamında, YRP, hantal
bürokrasiye karşı çıkan, süratli ve verimli hizmeti savunan, bölücü akımları
desteklemeyen, terör örgütleriyle mücadele etmeyi vaat eden, terörle mücadele
konusunda her türlü araç ve gereci temin etme sözü veren, teröre neden olan
etkenleri ortadan kaldırmayı amaçlayan, yolsuzluk, zimmet ve rüşvetle mücadele konusunda
kararlı olan, yoğun iç göçe karşı duran, dış göçleri azaltmayı vaat eden ama
göçmenlere vatandaşlık imkânı da sunmayı savunan, suçla mücadelede cezalandırıcı
değil, koruyucu yöntemleri teşvik eden, ahlak ve maneviyatı hayatın her
alanında olduğu gibi içişlerinde de teşvik eden ve sağlığa zararlı maddelerden
gençlerimizi korumayı amaçlayan bir yapıdadır.[21]
Güneydoğu politikası bağlamında,
YRP, bölgesel kalkınmayı önceleyen, Türkiye’nin komşu ülkeleriyle (İran, Irak,
Suriye) ilişkileri geliştirmeyi öneren, alt gelir gruplarına daha fazla
ekonomik destek sözü veren, bölgede sadece maddi değil, manevi kalkınmayı da
vaat eden, bölgeye atanacak personelin özel seçilmesini öneren, “gardiyan devlet” yerine “garson devlet” anlayışını savunan ve dış
güçlerin bölgedeki faaliyetlerine engel olmayı hedefleyen politikaları
vurgulamaktadır.[22]
Partinin bu bağlamda programında “Kürt”
ifadesine yer vermemesi ise oldukça garip ve baba Erbakan’ın çizgisiyle de uyumlu
değildir.
Milli Savunma politikası alanında,
Yeniden Refah, Türk Silahlı Kuvvetleri’nin güçlendirilmesi, yerli ve milli
savunma sanayisinin geliştirilmesi, şehitlik ve gazilik mertebelerini yücelten milli
güvenlik derslerinin yaygınlaştırılması, askerlik hizmetlerinin geliştirilmesi
ama süresinin kısaltılması gibi politikalar önermektedir.[23]
Dış işleri bağlamında ise, YRP, kaba
kuvvet ve çifte standart yerine adalet, tekebbür yerine eşitlik, sömürü yerine
iş birliği, çatışma yerine diyalog, baskı ve zorlama yerine insan hakları, savaş
yerine barış gibi değerleri savunmakta ve İslam ülkelerinin oluşturduğu D-8
organizasyonunun daha da geliştirilerek D-60 yapısına ulaşılmasını ve Müslüman
halklar ve devletlerle iş birliği içerisinde yeni bir dünya düzeninin
kurulmasını savunmaktadır. Bu bağlamda, YRP, Türkiye’nin üye olduğu NATO, Avrupa
Birliği (AB), İslam İşbirliği Teşkilatı ve Karadeniz Ekonomik İşbirliği
Teşkilatı gibi önemli uluslararası kuruluşlara mütekabiliyet esası çerçevesinde
sadık kalmayı vaat etmekle birlikte, milli menfaatlere ve değerlere aykırı hususları
tekrardan müzakere etme niyetindedir. YRP, komşu ülkelere yönelik toprak
bütünlüğü ilkesini savunmakta ve bölünme projelerine karşı durmaktadır.
Anti-emperyalist bir dış politika anlayışı olan YRP, Kıbrıs’ta Rumlarla birleşme
ve federal çözüme karşı durmakta ve Kıbrıslı Türkleri her şekilde korumayı vaat
ederek, Ege ve Akdeniz’de Yunanistan’ın kara sularını genişletme taleplerine de
karşı çıkmaktadır.[24]
AB içerisindeki “Haçlı” zihniyetini
eleştiren YRP, tam üyelikten ziyade karşılıklı iş birliğine dayalı farklı bir
ortaklık modeli önermektedir. NATO’ya ilkesel olarak karşı durmayan YRP, buna
karşın Müslüman toplumlara yönelik saldırı ve savaşları kınamakta ve bu şekilde
devam edilmesi halinde NATO’dan çıkılabileceğinin sinyallerini vermektedir. ABD’yi
de dünya barışını bozmakla eleştiren YRP ve iyi ilişkiler için adil ve barışçıl
politikaları Washington’a salık vermektedir. ABD ve AB yerine Türk Dünyası ve
İslam Dünyası ile ilişkileri geliştirmeyi öneren YRP, D-8 üyeleri, diğer İslam
ve Türk devletleri ve komşu ülkelerle yakın ilişkileri ve Filistin Devleti’nin
tanınmasını savunmaktadır. KKTC’nin tanıtılması gerektiğini de savunan YRP, bu
konuda ilhak ve birleşme gibi bir öneriyi ise açıkça desteklememektedir. Komşu
bir devlet olan Rusya ile de ilişkileri geliştirmek isteyen YRP, bu konuda
karşılıklı çıkar ve saygıyı vurgulamaktadır. Göçmenlerin ülkelerine dönüşünü
destekleyen YRP, ancak eğitim alıp dil öğrenen ve işgücüne katkıda bulunanların
ülkede kalabileceğini vurgulamaktadır. Afrika’da Müslüman toplumlar başta olmak
üzere diğer devletlerle ilişkileri geliştirmek de YRP’nin öncelikleri
arasındadır.[25] Dış
politika alanında, YRP, gerçekçi ve ütopik davranmayan çizgide ama
önceliklerini Müslüman devletler olarak belirleyen bir yapıdadır. Partinin İran
yakınlığı ve İsrail karşıtlığı da ortadadır. D-8 vizyonu ise, kuşkusuz yaratıcı
bir girişim olmakla birlikte, günümüze kadar açıkçası pek geliştirilememiştir.
Ekonomi politikası konusunda ise,
YRP, haram ve helal bilincine dayalı iş ahlakı, üretim odaklı “Adil Düzen” anlayışı, adaletli gelir
dağılımı, haksız kazancın önlenmesi, faizle mücadele edilmesi ve faizsiz
ekonomi modelinin hayata geçirilmesi, ithal ikamesi politikalarının
öncelenmesi, Türk lirasının değerinde istikrarın sağlanması, İran gibi komşu
ülkelerle ticarette yerel para birimlerinin kullanılması, israfla mücadele, ücretli
kesimlerden alınan vergilerin kaldırılması, asgari ücret ve emekli maaşının
yükseltilmesi ve geliri olmayan vatandaşlara devlet desteği gibi politikalar
önermekte ve kamu girişimciliğini de reddetmemektedir. Ekonomi alanında, parti,
sosyal demokrat partilere benzeyen bir çizgiyi savunmakta ve kamu
girişimciliğini yeniden gündeme getirmektedir. Partinin faize kesin karşı
duruşu ise, İslamcı dünya görüşünün bir yansıması olarak değerlendirilebilir.
Sonuç
Sonuç olarak, YRP, parti programı
itibariyle sağ-İslamcı çizgide bir parti olmakla birlikte, partinin programında
abartılı ve tehlikeli algılanabilecek bir öneri de yoktur. Ancak parti programında
yer almayan bazı hususlar, zaman zaman YRP’li yetkililerce ifade edilmektedir
ki, bu anlamda partinin İslamcı hedeflerinin olduğu ve Batı dünyasına çok da
sıcak yaklaşmadığı bilinen bir gerçektir. Ancak zamanında Recep Tayyip Erdoğan
ve AK Parti’nin de bu çizgide olduğu düşünülürse, YRP’nin de -Erdoğan
sonrasında- yükselmesi halinde daha merkez bir sağ parti haline gelmesi gayet
olasıdır.
Doç. Dr. Ozan ÖRMECİ
[1] Hakkında bilgiler için; https://yenidenrefahpartisi.org.tr/page/genel-baskan-dr-fatih-erbakan/18;
https://tr.wikipedia.org/wiki/Fatih_Erbakan.
[2] Resmi web sitesi için; https://yenidenrefahpartisi.org.tr/.
[3]
Milli Görüş hareketinin önceki partileri şunlardır:
·
Milli Nizam Partisi/MNP (1970-1971),
·
Milli Selamet Partisi/MSP (1972-1981),
·
Refah Partisi/RP (1983-1998),
·
Fazilet Partisi/FP (1997-2001),
·
Saadet Partisi (2001-).
[4] Bakınız; https://www.yargitaycb.gov.tr/icerik/1481.
[6] https://www.ntv.com.tr/2023-secim/yeniden-refah-partisi-cumhur-ittifakinda-fatih-erbakan-adayliktan-cekildi,QhBhwU3Bck6t10DGxnADMg.
[11] https://yenidenrefahpartisi.org.tr/page/genel-baskanimiz-fatih-erbakan-39-dan-iktidara-israil-cagrisi-incirlik-ve-kurecik-kapatilmali-/2661.
[12] https://yenidenrefahpartisi.org.tr/page/genel-baskanimiz-fatih-erbakan-39-dan-iktidara-israil-cagrisi-incirlik-ve-kurecik-kapatilmali-/2661.
[13] https://kktcb.org/tr/cumhurbaskani-ersin-tatar-yrp-genel-baskani-fatih-erbakan-ve-beraberindeki-11724.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder