Yrd. Doç. Dr. Ozan Örmeci: Ali Bey röportaj teklifimizi kabul ettiğiniz için size okurlarımız adına teşekkür ederim. İsterseniz öncelikle sizi tanımayan okurlarımız için hayat hikâyenizle başlayalım. Bize lütfen kendinizden ve kariyerinizden söz eder misiniz?
Ali Çınar: 1999 yılında eğitim amaçlı Amerika’ya geldim. New Haven Üniversitesi’nde hem araştırma görevlisi olarak çalıştım, hem de MBA programını bitirdim. Üniversiteden mezun olurken, okul 500 uluslarası öğrenci arasından beni “en başarılı uluslararası öğrenci” ödülüne layık gördü. Harvard Üniversitesi ve MİT okullarında özel işletme ve uluslararası ilişkiler üzerine sertifika programlarına katıldım. 10 yıldan beri iş dünyasında çalışmakla beraber, şu anda Wall Street’te bir firmada direktör olarak görev yapıyorum.
Amerikan Askeri Akademisi’ne ve Columbia Üniversitesi başta olmak üzere birçok kuruma konuşmacı olarak davet edildim. Türk-Amerikan toplumu içerisinde aktif olarak çalışarak, ülkemiz çıkarları doğrultusunda milletvekilleri ve Senatörler içinde destek çalışmaları düzenlemekteyim. Bilhassa lobicilik faaliyetlerine katkı sağlamak ve Amerika’nın genelinde farklı etnik gruplara yakın olmak amacı ile çalışmalar yapmakla beraber, Amerika’daki Türk toplumu ve ülkemiz lehine gelişecek çalışmalara ön ayak olmaya çalışıyorum. Amerika’daki Türk toplumunun sosyal sorunları ile yakından ilgilenen Dışişleri Bakanlığı ve Yurtdışı Türkler Başkanlığı ile çok yakın olarak çalışıyorum.
Bunun dışında, çeşitli yayın kuruluşlarında yazmak ile beraber, Birleşmiş Milletler ve Amerikan İçişleri Bakanlığı Yabancı Gazeteciler Dairesinden onaylı basın kartlarına sahibim. Ayrıca resmi noterlik görevim de bulunmakta. Amerika içinde “En Etkili 50 Türk” arasına girmemin yanı sıra, Amerika’daki Türk ve Amerikalı kuruluşlar tarafından 20’nin üzerinde farklı ödüle layık görüldüm. Ayrıca 2010’da da Junior Chamber International tarafından düzenlenen TOYP’1O (Ten Outstanding Young Persons) “Türkiye’nin 10 Başarılı Genci” yarışmasında Siyaset, Hukuk ve Kamu Yönetimi dalında ödülü aldım. Amerika’daki birçok dernekte aktif çalışmalarım dışında, Demokrat Parti Etnik Koordinasyon Konseyi üyesi olarak da Amerikan siyasetinde çalışmalarıma devam ediyorum.
Ali Çınar Beyaz Saray’da…
Yrd. Doç. Dr. Ozan Örmeci: Türk-Amerikan ilişkilerinin güncel durumunu nasıl değerlendiriyorsunuz? Sizce ilişkilerin derinleşmesini engelleyen en önemli sorunlar nelerdir?
Ali Çınar: Genel olarak bakarsak, Başkan Obama döneminde Türk-Amerikan ilişkileri iyi diyebilirim. Bilhassa Başkan Obama’nın seçildikten sonra ilk ziyaretlerinden birinin Türkiye olması önemi zaten gösteriyor. Ortadoğu’daki kriz ve terörle mücadeleye baktığımız zaman, Amerika da Türkiye de birbirlerine muhtaçlar. Bilhassa Amerika’nın Ortadoğu konusunda Türkiye’nin konumuna şu anda daha çok ihtiyacı var. Zira Türkiye’nin AB’ye olan güvensizliğin artması nedeni ile, Türk-Amerikan ilişkileri daha da önemli hale geldi. En büyük engel derseniz Ermeni konusu diyebilirim. Şu anda Amerikan Kongresi ve Senatosu’nda Türkiye aleyhine 10 tasarı var. Birçoğu Ermeni ve Yunan lobilerinin baskısı sonucu. Tabii bu da bir şekilde Türk-Amerikan ilişkilerine yansıyor. Ayrıca Kıbrıs konusunda da bazı sıkıntılar olduğunu söyleyebilirim.
Yrd. Doç. Dr. Ozan Örmeci: Her sene Temsilciler Meclisi’ne 1915 olaylarıyla ilgili bir yasa tasarısının sunulması Türkiye’de ABD’ye yönelik tepkiler doğuruyor. Bu konuda Amerikan devletinin tutumu nedir, lütfen okurlarımızı aydınlatabilir misiniz?
Ali Çınar: Amerikan Hükümeti’nin tutumu belli. Türkiye’yi kızdırmamak ve kaybetmemek istiyor. Sorun Ermeni ve Yunan diasporalarının baskısı ile Türkiye’yi tam tanımayan ve taraf tutan bazı Kongre üyeleri ve Senatörlerde. Bilhassa Ermenilerin yoğun olduğu Kaliforniya’daki Kongre üyeleri Türkleri dinlemiyor bile. Başkan Obama Yönetimi Türkiye’nin konumunu her defasında anlatsa da, Amerika’nın iç politikasında bu tür oyunlar devam ediyor ve edecek maalesef.
Ali Çınar, BM Genel Sekreteri Ban-Ki Mun’la…
Yrd. Doç. Dr. Ozan Örmeci: Lobiciliğin kritik noktaları nelerdir?
Ali Çınar: Lobicilik, siyasal anlamda kanun yapıcıları etkileme ve karar süreçlerini yönlendirme faaliyetleri olarak tanımlanmaktadır. Lobicilik aslında ilk kez 1946′da Amerika’da “Federal Regulation of Lobbiying Act” ile yasal bir çerçeve içine alınmıştır. Gelin kritik noktaların bakmadan size kısa biraz bilgi vereyim;
Bir göçmen ülkesi olan ABD’de etnik lobi gruplarının doğuşu, göçmenlerin ülkeye gelişlerinin yoğunlaştığı 19. yüzyılda başlamıştır. Kuşkusuz bugün ülkedeki en eski ve etkin lobiler; İrlanda, İtalyan ve İsrail lobileridir. Ancak etnik lobi gruplarının gücü, 1970’lerden sonra daha etkin olarak göze çarpmıştır. American Israeli Public Affairs Committee (AIPAC), 1948 yılında kurulan İsrail devletinin ABD tarafından tanınmasında etkin rol oynadı. (60 milyon dolarlık bütçesi var)
The American Hellenic Institute Public Affairs Committee (AHİPAC – Yunan lobisi 1974′te yaptığı çalışmalarla Kongre’nin Türkiye’ye askeri yardım kararının önüne geçti. Türkiye’ye uygulanan ambargonun arkasındaki bu lobi gücüydü. Ermeni Lobisi – Sözde Ermeni Soykırımı konusunda çalışmalar yapıyor. 8 ayrı PAC kuruluşu var. Örnek; Armenian Assembly of America ve harcadığı miktar yıllık 1 milyon dolardır.
Şu anda bize rakip olanlara göre peki Türk lobisi ne durumda? Türkiye Cumhuriyeti Devleti Amerikan lobilerine 2013 rakamları ile 1,8 milyon dolar harcarken, Türk-Amerikan toplumun kendi çabası ile lobiye harcadığı miktar yarım milyon dolardır. Amerika’da lobicilikte başarılı olmak için 2 şey çok önemli;
1-) Maddi Gücünüz,
2-) Oyunuz.
Türk toplumu diğer etnik gruplara göre geç geldiği için daha çok zamanı var güçlenmesinin. Ama son 3 yıla bakarsak, bariz bir canlanma var. Bunu da rakamlarla gösterirsek; şu anda Amerikan Kongresi’nde Türk Dostluk Grubu Üyesi olan 144 tane Kongre üyesi var. Şu an Yunan ve Ermeni Dostluk Gruplarını geçmiş durumdayız.
Ayrıca lobicilikte su çalışma yöntemleri önemli. Bizler de Amerika’daki Türk toplumunun daha aktif olması için uğraşıyoruz.
• Telefon,
• Mektup Yazma,
• Toplantılar/Mitingler,
• Birebir Konuşma,
• Email Kampanyaları,
• Eğitim,
• Medya,
• Toplumsal Birliktelik,
• Diğer kuruluşlar ile “network”ün güçlendirilmesi.
Ali Çınar Türkiye ve Azerbaycan adına Amerika’da lobi faaliyetleri yürütüyor
Yrd. Doç. Dr. Ozan Örmeci: Gelecek planlarınızı bizimle paylaşır mısınız?
Ali Çınar: 15 yıldır Amerika’da yaşayan biri olarak, Amerikan siyasi hayatında daha aktif olup, Türk’ün sesini ve Türk’ün gücünü daha çok göstermek için uğraşacağım. Halihazırda Demokrat Parti’de çalışmalarım başladı. Ayrıca 2015 yılında Ermenilerle mücadele şu an bizim en önemli önceliklerimizden. Ayrıca Amerikan medyası ile ilişkileri de güçlendirmeye çalışmak hedeflerimiz arasında. Son olarak, yeni yetişen neslin burada iyi bir lider kadrosuna sahip olması, yerel ve federal yönetimlerde söz sahibi olması için tüm çalışmalara öncü olmak için devam edeceğim ekibimizle.
Röportaj: Yrd. Doç. Dr. Ozan ÖRMECİ
Tarih: 02.07.2014
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder