Sayfalar

2 Mart 2020 Pazartesi

İsrail’de Üçüncü Seçim: Netanyahu Toparlandı Ama Hükümeti Kurması Garanti Değil


İsrail’de dün gün boyu yapılan seçimler sonucunda sandıktan yine güçlü bir koalisyon formülü çıkmadı. Akşam saat 8 civarında yüzde 65,5 düzeylerinde olan seçim katılım oranı[1] 1999 seçimlerinden beri en yüksek katılım oranı olarak dikkat çekerken (ki sonradan yüzde 71'i bulmuştur), İsrail halkının ülkelerinin içerisine düştüğü siyasi krizden çıkmaları adına sorumlu davrandıklarını göstermesi bakımından önemliydi. Ülkede son yapılan anketleri[2] büyük ölçüde doğrulayan seçim sonuçları, Başbakan Benyamin Netanyahu ve partisi Likud’un -ABD Başkanı Donald Trump’ın da desteğiyle- yıllardır iktidarda olmanın zorlukları ve yolsuzluk suçlamalarına karşın bir atak yapmayı başardıklarını göstermesine rağmen, hükümet kurmalarının yine de kolay olamayacağını ortaya koyması bakımından manidardı.

The Jerusalem Post gazetesinin sandık çıkış anketlerine dayandırdığı[3] ve son bir yıl içerisinde İsrail’de yapılan üçüncü genel seçimin[4] kesinleşmemiş sonuçları şöyle oldu: Başbakan Netanyahu’nun merkez sağ çizgideki köklü partisi Likud 36 milletvekili ve eski Genelkurmay Başkanı Benny Gantz’ın merkez/merkez sol çizgideki Mavi Beyaz İttifak (Kahol Lavan) adlı siyasi ittifakı 32 milletvekili çıkararak -beklendiği üzere- seçimde ilk iki sırayı aldılar. Ayman Odeh liderliğindeki Birleşik Arap listesi  15, Amir Peretz liderliğindeki merkez sol İsrail İşçi Partisi-Gesher-Meretz ittifakı 7 ve Avigdor Lieberman’ın lideri olduğu İsrail Evimiz Partisi (Yisrael Beiteinu) 7 koltuk kazanırken, aşırı sağ partilerden Şas (Shas) 10, Birleşik Tora Yahudiliği (UTJ) 7 ve Ayelet Shaked liderliğindeki Yamina da 6 milletvekili çıkarmayı başardılar. Itamar Ben-Gvir’in lideri olduğu aşırı sağcı Otzma Yehudit baraj altında kalırken, bu noktada İsrail’de genel seçimlerde yüzde 3,25 seçim barajının uygulandığını hatırlatmakta fayda var.

Parlamenter sistemin uygulandığı İsrail’de 120 sandalyeli İsrail Meclisi Knesset’de hükümeti kurmak için 61 milletvekiline ihtiyaç duyulduğu için, seçimin ardından karşımıza şu koalisyon formülleri çıkmaktadır:
  • Benyamin Netanyahu’nun Başbakanlığında Likud-Şas-UTJ-Yamina koalisyonu (59 veya 60 koltukta kaldıkları için dışarıdan bir veya iki milletvekilinin desteğine ihtiyaçları var ki bu da sağlanabilir gibi gözüküyor).
  • Netanyahu Başbakanlığında Likud-Mavi Beyaz İttifak arasında kurulacak bir ulusal birlik hükümeti (bu, 68 milletvekilinin desteğiyle güçlü bir koalisyon hükümeti olur; ancak daha önce Gantz Netanyahu ile koalisyona girmeyi reddettiği için bu ihtimalin gerçekleşmesi beklenmiyor).
İsrail’in Ortadoğu coğrafyasında zorlu bir döneme girilirken daha fazla iç karışıklık yaşaması ABD ve Batı dünyasında istenmediği için, seçimin ardından bir veya iki milletvekilinin dışarıdan desteğiyle ilk koalisyon formülünün gerçekleşmesi bana kalırsa gayet olası gözüküyor. Keza İsrail Cumhurbaşkanı Reuven Rivlin'in açıklamaları da bu yaklaşımı doğrular nitelikte.[5] Bu sayede, ABD’nin de desteğiyle Netanyahu’nun Başbakanlığını korumasını sağlanırken, en uzun süreli İsrail Başbakanı olarak rekor kıran Bibi’nin bu -büyük olasılıkla- son döneminde hakkındaki suçlamalarla mücadele etmesi ve Trump’la birlikte açıkladığı Asrın Anlaşması’nı (Deal of the Century) Filistin liderliğini de ikna ederek hayata geçirmeye çalışması bekleniyor. Ayrıca İran’la nükleer anlaşmanın (JCPOA) iptali ardından başlayan gerginlik konusunda Netanyahu’nun atacağı adımlar, kuşkusuz, sadece İsrail için değil, tüm Ortadoğu için önemli olacak. Netanyahu’nun yüksek ihtimalle son dönemi olacak yeni hükümeti süresince Türkiye ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’la ilişkilerini nasıl kurgulayacağı da kuşkusuz çok önemli ve merak edilen bir konu. Zira etkili bir devlet olan İsrail'in Doğu Akdeniz'de göstereceği tavır, Türk-Amerikan ilişkileri ve Kıbrıs Sorunu'na da önemli etkide bulunabilir.

Doç. Dr. Ozan ÖRMECİ

[4] Önceki iki genel seçimi ve sonrasındaki süreçleri hatırlamak için bakınız; http://politikaakademisi.org/2020/01/22/israilin-ucuncu-secimi/.

1 yorum:

  1. According to Stanford Medical, It's in fact the one and ONLY reason this country's women live 10 years longer and weigh on average 19 KG less than we do.

    (And really, it has NOTHING to do with genetics or some secret exercise and really, EVERYTHING around "HOW" they eat.)

    BTW, I said "HOW", not "what"...

    TAP this link to determine if this easy quiz can help you discover your real weight loss potential

    YanıtlaSil