Siyaset Bilimi literatürü gelişip derinleştikçe, yüzlerce yıllık modern siyasal yaşama dair veriler ve bilgiler ışığında yeni bazı kavram ve kuramlar (teori) da ileri sürülmektedir. Bu tarz kuramların en yenilerinden birisi olan "Yüzde 3,5 kuralı" (3.5 % rule) ise, 2012 yılında ABD'nin prestijli yükseköğretim kurumlarından Harvard Kennedy School'da ders veren akademisyen Erica Chenoweth tarafından formüle edilmiştir. Chenoweth öncesinde bu teorinin temellerini atan kişi ise, 1995 tarihli The Rebel's Dilemma: Economics, Cognition, and Society kitabında bu görüşü işleyen Mark Lichbach -ki Lichbach yüzde 5'ten bahsetmiştir- olmuştur. Bu yazıda kısaca "yüzde 3,5 kuralı" kuramı açıklanacaktır.
Erica Chenoweth
Erica Chenoweth, bireysel olarak ve Maria J. Stephan ile birlikte yaptığı akademik çalışmalarda (örneğin, 2012 tarihli Why Civil Resistance Works: The Strategic Logic of Nonviolent Conflict kitabı), 1900 yılından 2006'ya kadar yaşanan çeşitli toplumsal protesto olaylarını incelemiş ve Şiddetsiz ve Şiddet İçeren Kampanyalar ve Sonuçları (NAVCO) veritabanını oluşturarak ve tüm bu kitlesel protesto olaylarının ortak ve farklı özelliklerini değerlendirerek, Siyaset Bilimi teorisi açısından çok ilginç sonuçlara ulaşmıştır. Buna göre, yazarın ulaştığı ve neredeyse incelediği tüm olaylarda doğrulanan bir hipotez (varsayım), eğer bir ülkede halkın yüzde 3,5'lik önemli bir bölümü aktif olarak ülkedeki barışçıl protesto gösterilerine katılıyorsa, bunun bu ülkede bir siyasi değişimin habercisi olacağı şeklindedir.
Elbette bu kuramın da bazı kısıtları bulunmaktadır ki, bunların başında barışçıl protesto gösterileri ile şiddetli gösteriler ve terör olayları arasındaki geçişkenliktir. Nitekim devletlerin "güvenlikleştirme siyaseti" uygulayarak kolaylıkla barışçıl hareketleri radikalleştirebildiği veya böyle lanse edebildiği bilinen bir gerçektir. Bu durumda ise, halkın yüzde 3,5'lik veya daha yüksek bir oranda kesiminin bile protesto gösterilerine katılması aynı sonucu yaratmayabilir ve sorunu bir bekâ meselesi olarak algılayan ve lanse eden devlet, güç politikaları ile kolaylıkla bu hareketleri (asker, polis ve istihbarat aygıtını kullanarak) bastırabilir.
Şunu da belirtmek gerekir ki, barışçıl gösterilerle siyasal değişim yöntemi (yüzde 53 başarı oranı) şiddet yoluyla siyasal değişim yöntemine (yüzde 26 başarı oranı) kıyasla iki kat daha başarılıdır. Bunun temel sebebi ise, sıradan insanların barışçıl gösterilere daha yoğun katılım göstermeleri, şiddetli gösterilere ise katılımdan genelde imtina etmeleridir. Filipinler'de Marcos rejimine karşıt gösteriler, Brezilya'daki 1984-1985 ayaklanmaları ve 1989 Çekoslovakya Kadife Devrim'i başarılı barışçıl gösteriler anlamında yazarların öne çıkardığı olaylardır. Erica Chenoweth, sayıların önemli olduğunu; zira ancak devletin normal fonksiyonlarını yerine getirmesini engelleyecek çoğunlukta bir kitleye ulaşılması durumunda siyasal değişimin gerçekleşebildiğinin altını çizmektedir. Nitekim bu sayılar Filipinler'de 2 milyon, Brezilya'da 1 milyon ve Çekoslovakya'da 500 bin olduğunda siyasal değişim süreci başlamıştır. Başarısız barışçıl gösterilerde ise, aktif katılımcıların oranı neredeyse daima yüzde 3,5 düzeyinin altında kalmıştır.
Kurama dair bir diğer kısıt ise karşıt örneklerdir. Örneğin, Bahreyn'de 2011-2014 döneminde halkın yaklaşık yüzde 6'sının aktif katılımına rağmen siyasal değişimin gerçekleşememesi, bu teorinin bazı istisnalarının da olabileceğini göstermektedir. Keza 2013 Gezi Parkı Olayları ve günümüzde (Mart 2025'ten beri) ana muhalefet partisi CHP'nin düzenlediği Ekrem İmamoğlu protestolarına destek verenlerin yüksek oranına rağmen, Türkiye'de önümüzdeki günlerde siyasal değişim beklentisi yüksek değildir. Bu, elbette her ülkenin kendi jeopolitik koşulları, dış bağlantıları ve bunların yarattığı iç dinamiklerle yakından alakalıdır. Yani Türkiye özelinde Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, dış politikada öyle ilginç bir şekilde farklı büyük devlet ve aktörleri kendi rejimine destek verir politikalarda uzlaştırmıştır ki, siyasal değişimin yaşanması için her türlü iç koşul olmasına karşın, dış dinamikler buna engel durumdadır.
Bir diğer önemli husus ise kuşkusuz siyasal kültür olgusudur. Nitekim sivil toplum ve özel sektörün güçlü olduğu demokratik toplumlarda gösteri yoluyla iktidar değişimi makul bir durumken, devletçi ve otoriter siyasal kültürü daha baskın olan devlet ve toplumlarda halk olayları ile iktidarın değişmesi yalnızca mevcut iktidar değil, tüm devlet aygıtı ve hatta muhalefet partileri için bile gelecekte kendi başlarına da gelebilecek bir tehdit unsuru gibi algılanabilir. Rusya ve post-Sovyet ülkelerinde (Beyaz Rusya, Azerbaycan ve diğer Türk Cumhuriyetleri) çok yoğun olarak gözlemlenen bu durum, kısmen Türkiye için de geçerlidir.
Bir diğer kısıt ise kuramın 1900-2006 dönemi verilerine göre hazırlanmış olmasıdır. Yani yüzde 3,5'lik eşik oranı, geleceğe dair kesin bir reçete anlamına gelmez ve geçmiş performanslara dayalı olarak oluşmuş reçete gelecek performansı garanti etmez. Hatta Chenoweth, bir hareketin sadece sayısal hedefe odaklanıp toplumun geniş kesimlerine ulaşma çabasını ihmal etmesinin başarı garantisi vermeyeceğini bilhassa vurgulamaktadır.
Sonuç olarak, Siyaset Bilimi alanında istatistik ve veri kullanımı özellikle ABD'de çok güçlü bir trend olup, bu konuda bu tarz özgün ve yeni çalışmalar yapılmaktadır. Ancak Siyaset Bilimi ve genel olarak Sosyal Bilimlerin doğası gereği, bu konularda ölçüm yapmak zor ve istatistikleri belirleyen etkenler çok boyutlu ve çeşitlidir. Bu nedenle, toplumların yüzlerce yıllık oluşum sürecini analiz eden Tarih, Sosyoloji ve dış etmenleri denkleme dahil eden Uluslararası İlişkiler ve İktisat (Ekonomi) gibi bilim dallarının da denkleme dahil edildiği daha kapsamlı bir analiz yöntemi daha doğru sonuçlar üretebilir.
Prof. Dr. Ozan ÖRMECİ
KAYNAKÇA
- Bakırcı, Çağrı Mert (2025), "%3.5 Kuralı: Bir Protesto Ne Zaman Değişim Yaratır?", Evrim Ağacı, 30.03.2025.
- Chenoweth, Erica & Stephan, Maria J. (2012), Why Civil Resistance Works: The Strategic Logic of Nonviolent Conflict, Columbia University Press.
- Chenoweth, Erica (2024), “Questions, Answers, and Some Cautionary Updates Regarding the 3.5% Rule”, Cambridge, MA: Harvard Kennedy School.
- Leingang, Rachel (2025), "What is the 3.5% protest rule and what does it mean for the US?", The Guardian, 17.07.2025.
- Robson, David (2019), "The '3.5% rule': How a small minority can change the world", BBC, 14.05.2019.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder