İsrail'de, 2009'dan beri kesintisiz Başbakan olarak görev yapan "Bibi" lakaplı Benyamin Netanyahu'yu yerinden eden 8 partili ve Naftali Bennett'in Başbakanlığındaki koalisyon hükümeti, yaklaşık bir yıl görevde kaldıktan sonra erken seçim kararı aldı. Bu nedenle, İsrail'de son üç yıl içerisindeki beşinci genel seçim bu yıl içerisinde düzenlenecek. Seçimin 25 Ekim veya 1 Kasım 2022 tarihlerinde yapılması bekleniyor. Ayrıca bu süreçte liberal çizgideki Yesh Atid (Gelecek Partisi veya Gelecek Var) partisi lideri ve Dışişleri Bakanı Yair Lapid ülkenin geçici Başbakanı olarak görev yapacak.
Öncelikle, genel seçime kadar İsrail'in yeni ve geçici Başbakanı olması beklenen Yair Lapid'i tanıtmakta fayda var. 1963 Tel Aviv doğumlu olan Lapid, ülkemizde pek tanınmamasına karşın İsrail siyasetinde uzun yıllardır bilinen bir isim. Gazetecilikten gelip siyasete giren ve bir dönem İsrail Adalet Bakanı olarak da görev yapan Maariv gazetesinin kurucularından olan Yosef Lapid ile roman yazarı ve gazeteci Shulamit Lapid (Shulamit Giladi) çiftinin çocuğu olarak dünyaya gelen Lapid, İsrail Savunma Kuvvetleri'ne bağlı Bamachane dergisinde çalıştıktan sonra bir süre Maariv gazetesinde yer almış, daha sonra ise televizyon kariyerine başlamıştır. Channel 1 adlı televizyon kanalında kendi söyleşi programını sunan Lapid, bu süreçte ayrıca romanlar, çocuk kitapları, köşe yazıları ve bir televizyon dizisi senaryosu yazmış ve bu sayede ülke genelinde tanınan bir kişi haline gelmiştir. 2012 yılında Yesh Atid partisini kurarak siyasete giren Lapid, geçmişte babası Yosef Lapid'in kurduğu Shinui partisine benzer şekilde liberal Siyonist bir çizgiyi benimsemiştir. Seküler ve merkezci bir parti olarak bilinen Yesh Atid ile son yıllarda siyasette istikrarlı ve önemli bir çıkış gerçekleştiren Lapid, bu şekilde İsrail Dışişleri Bakanlığı ve -bir aksilik olmazsa- Başbakanlığına kadar yükselmeyi başarmıştır. Dışişleri Bakanlığı döneminde Birleşik Arap Emirlikleri (BAE), Mısır, Fas, Bahreyn ve ABD Dışişleri Bakanlarının bir araya geldiği Negev Zirvesi'ni düzenleyerek dikkatleri üzerine çeken Lapid, Filistin Sorunu'nda iki devletli çözümü savunan, LGBT hakları konusunda duyarlı ve İsrailli yerleşimcileri ve Kudüs'ün İsrail başkenti olmasını destekleyen bir çizgidedir. Evli ve 3 çocuk babası olan Yair Lapid, ayrıca 2013-2014 döneminde Maliye Bakanı olarak görev yapmış deneyimli bir isimdir. Lapid'in geçici Başbakanlığı döneminde göstereceği başarılar, kuşkusuz genel seçimde de kendisinin ve partisinin şansını arttırabilir. Lapid'in Başbakanlığı öncesinde 23 Haziran'da Türkiye'ye Dışişleri Bakanı olarak bir ziyarette bulunması bekleniyor. Ayrıca ABD Dışişleri Bakanı Antony Blinken'ın Lapid'in Başbakanlığını destekleyeceklerini ve ABD Başkanı Joe Biden'ın gelecek ay düzenlenmesi beklenen İsrail ziyaretinin iptal edilmediğini açıklaması da not edilmesi gereken gelişmeler.
Peki 8 partili hükümeti dağılma noktasına getiren ne oldu? Başbakan Naftali Bennett, seçim kararını, “yerleşimci yasası”nın süresinin dolması ve bu yasayı Meclis’ten geçirmekte başarısız olmaları nedeniyle “ülkenin anayasal kaosa girmesini engellemek” amacıyla aldıklarını açıkladı. Yair Lapid ise, “Birkaç ay sonra seçimlere gideceğiz ve devletin önündeki zorluklar devam edecek” ve “hayat pahalılığı, İsrail’e tehdit oluşturan İran, Hamas ve Hizbullah ile mücadeleye devam edeceğiz” açıklamalarını yaptı. 8 partili "yamalı bohça" hükümeti bu noktaya sürükleyen kritik gelişme ise, Başbakan Bennett'in partisi Yamina'nın milletvekili Idit Silman'ın hükümete destekten çekilmesi ve böylelikle hükümetin meclis içerisinde çoğunluğu kaybetmesiyle oldu.
Bu gelişmeleri yakından takip eden Likud partisi lideri Bibi Netanyahu ise, "yaşanan siyasi gelişmelerin İsrail'deki milyonlar için 'harika bir haber' olduğunu" vurguladı. Bu süreçte, 29 vekil ile Knesset'teki en büyük parti olan Likud ve Netanyahu'nun yeniden bir koalisyon hükümeti kurması olasılığı da dillendirildi. Ancak Netanyahu'ya yönelik suçlamalar ve tepkiler nedeniyle bunun gerçekleşmesi kolay gözükmüyor. Olası bir seçimde ise, Netanyahu ile Likud'un sağ/aşırı sağ partileri bir araya getirerek 59 milletvekilliği kazanabileceği, ancak hükümeti kurmak için gerekli olan 61 sayısını az farkla kaçıracağı öngörülüyor. Haziran ayı içerisinde yapılan anketlere göre, Likud'un 35-36 milletvekili ile Knesset'teki en büyük parti olmaya güçlenerek devam edeceği görülüyor. Aynı anketlerde; Yesh Atid'in 20-22, Bezalel Smotrich'in lideri olduğu aşırı sağcı Dini Siyonizm Partisi'nin (Tkuma) 9, Aryeh Deri'nin lideri olduğu ve Haredilerin desteklediği aşırı sağ/dindar çizgideki Şas (Shas) partisinin 8, Moshe Gafni liderliğindeki bir diğer geleneksel Likud müttefiki olan aşırı sağcı Birleşik Tora Yahudiliği (UTJ) partisinin 7, Benny Gantz liderliğindeki merkez/merkez sol çizgideki Mavi-Beyaz İttifak'ın (Kahol Lavan) 7, Avigdor Lieberman liderliğindeki Yisrael Beiteinu (İsrail Evimiz) partisinin 6, Birleşik Arap Listesi'nin 6, Merav Michaeli liderliğindeki İsrail İşçi Partisi'nin 5, Yamina partisinin 4-5, Nitzan Horowitz liderliğindeki merkez sol Meretz'in 4, Gideon Sa'ar liderliğindeki merkez sağ Yeni Umut (Tikva Hadasha) partisinin 4 ve Mansour Abbas liderliğindeki İslamcı Ra'am partisinin 4 vekillik kazanması bekleniyor. Bu durum, ülkedeki en büyük hükümet alternatifinin halen Likud ve Netanyahu ve aşırı sağın ittifakı olduğunu ve muhalefetin bir atılım yapamazsa yine çok partili bir yamalı bohça hükümeti kurmaya zorunlu olacağını gösteriyor. Bu nedenle, Lapid'in geçici Başbakanlığı dönemi bir sonraki seçim için büyük önem taşıyacak.
Son olarak, İsrail'i yakından takip eden Türk gazeteci/akademisyen Soli Özel, hakkındaki yolsuzluk soruşturmaları devam eden Netanyahu'nun da hükümetin düşmesinde kritik rol oynadığına dikkat çekerek, Bibi'nin iktidar hırsının bitmediğini ve bu "kurt politikacı"dan çekinilmesi gerektiğini belirtiyor. Her şekilde, İsrail siyasetinde sıcak geçecek aylara hazırlıklı olmak lazım...
Doç. Dr. Ozan ÖRMECİ